Ah şu üniversite!

Çinliler 2020 yılında Ay’a insansız araç gönderdi. Pekin’de bir komuta merkezinden joystickle yönetilen bu uzay aracı 2 kilo numune toplayıp geri döndü. Yani Çinli bilim insanları, Ay’daki uzay aracını, Play Station oynar gibi dolaştırıp durdu. Hem de oturdukları yerden… Peki bizim üniversiteler ne yapıyor? Kapısında, “Eğitimde ve bilimde öncü” diye yazan Akdeniz Üniversitesi’nden birkaç örnek vereyim. Geçen sene 2. sınıf öğrencilerine, “Kendi bölümünüzden 2, diğer bölümlerden de 2 olmak üzere 4 tane seçmeli ders alacaksınız” dediler. Ne güzel! 3 tane zorunlu ders var, her biri 5 AKTS. Bu AKTS nedir? Açılımı Avrupa Kredi Transfer Sistemi. “Bir akademik denklik sistemi olup, temel amacı farklı ülkelerin eğitim kurumlarında öğrenim gören değişim öğrencilerinin aldıkları derslerin sonuçlarının olabildiğince adil bir biçimde ilgili kurumlarca karşılıklı olarak tanınmasını sağlamaktır” diye tarif ediliyor. Her neyse…  3 ders 5’er AKTS’den 15 ediyor. Bölümden alınacak 2 seçmeli ders de 10 AKTS… Bölüm dışından alınacak derslere ise 3’er AKTS vermişler. 2 tane bölüm dışı seçmeli ders 6 AKS yapıyor bu durumda. 15 + 10 + 6 eşittir 31… İlkokul birinci sınıf düzeyinde bir matematik. Seçmek zorunda olduğunuz bu 7 dersi, üniversitenin sistemine girerek seçtiniz…

İlkokul 1. sınıf matematiği

O da ne? “Toplam 30 AKTS’den fazla seçemezsiniz” diyor sistem. Oysa mecburen seçmek zorunda olduğunuz derslerin toplamı 31 yapıyor. Çocuğa sorsan söyler. Bu durumda ne yapıyorsunuz? Arıyorsunuz danışman hocanızı, bir derslik daha yer açıyor size. Derslere girdiniz, sınavlara girdiniz, okudunuz, öğrendiniz, sınıfı geçtiniz. Geldiniz 3. sınıfa. Size geçen sene 31 AKTS’lik ders bile aldırmayan sistem, meğerse hata yapmış. 1 ders daha seçmeniz gerekiyormuş. Hayda! Üçüncü sınıfa başarıyla geçtiğinizi düşünürken, alttan nur topu gibi bir dersiniz oldu. Anlaşılan o ki, YÖK’ün hazırladığı tebliğler üniversite bürokrasisinin zeka düzeyinin üstünde. Dahası, ilkokul düzeyinde bir matematik bilgisine bile sahip olmayan şahıslar, üniversitenin bilgiişlem sistemlerini yönetiyor. Yaptıkları ya da yazdıkları bu saçma sapan program için ödül bile almış, terfi etmiş, sırtları sıvazlanmış olabilir. Fakat bunların kim olduğunu kimse bilmiyor. Böyle saçma sapan bir şeyin hesabı kimlere sorulur? Görünen o ki; hiç kimseye…

Teoriden pratiğe öğrencilik

‘Bilimde öncü’ (!) olan bu üniversitede arkeoloji okuyorum. İnsan bu yaşta ikinci üniversitesini okuyunca, yılların da gazetecisi olarak tanınınca, sağladığı imkanlarla birlikte geliyor okula. Arkeoloji, Sanat Tarihi ve Eskiçağ Dilleri öğrencileri için eğitim gezileri bunlardan biri. İki yıldır birçok antik kenti gezdik, hocalarımızdan, kazı başkanlarından, kazı ekibinden bilgi aldık, onlarla birlikte dolaştık, en son bulguları bizimle paylaştılar. Yani teoriyi, kitabı, anlatıyı pratiğe taşıdık. Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Topluluğu kuruldu bu ivmeyle. Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte ‘Akdeniz Arkeoloji Söyleşileri’ yapıyoruz artık. Bu dönem yoğun ve nitelikli bir program oluşturduk mesela. Okulda verilen arkeoloji eğitimine destek oluyor, eksik kalan alanları doldurmaya, öğrencileri ek pratiklerle donatmaya çalışıyoruz. Kendi yağıyla kavrulan bir öğrenci dayanışması, inisiyatifi, topluluğu…

İşleri güçleri yasak icat etmek

Yaptığımız bütün bu etkinlikler, verdiğimiz emek, oluşturduğumuz kamuoyu, tanınırlık, farkındalık kimin hanesine yazılıyor? ‘Eğitimde ve bilimde öncü’ Akdeniz Üniversitesi’nin hanesine… Oturdukları yerden prim yapıyorlar yani. Fakat kapasite, vizyon, çap buna uygun değil. O nedenle olsa gerek ki, “18-30 yaş üstündekiler, öğrenci topluluklarına üye olamaz” diye bir tebliğ yayınlamışlar bu sene. Çok da tın. Topluluğunuza üye olsam ne olur, olmasam ne? Bizlerin sayesinde size de bir koltuk verilmiş, oturuyorsunuz işte orada. O koltukları hak etmediğiniz, aldığınız bu kararlardan da anlaşılıyor. Üniversiteyi aklımın teriyle kazandım. Eğitim anayasal bir hak. Gerekli puanı kazanarak girdiğim üniversitede, herhangi bir öğrenciye tanınan bütün haklar ve olanaklar bana da sunulmak zorunda. Bunu kimse engelleyemez. Eğitimin engellenmesi suçtur. Bunu da şuraya bir not edelim.