Gümüşhane'nin topraklarında, 1885 yılında dünyaya gözlerini açan Haydar Rüştü Öktem'in hayatı, doğduğu andan itibaren bir serüvene dönüşmeye başlamıştı. Adı resmi kayıtlarda Ali Haydar olarak geçse de, toplum tarafından Haydar Rüştü olarak biliniyordu. Babasının mesleğinden kaynaklanan sürekli tayinler, genç Haydar Rüştü'nün farklı şehirlerde eğitim almasına yol açtı. Bitlis ve Gümüşhane'de rüştiye, Tekirdağ ve Trabzon'da idadi eğitimleri onun karakterini şekillendirdi.

İstanbul'da tıp eğitimine başladığı yıllarda, kaderi gazetecilikle kesişti. Aynı dönemde öğretmenlik de yapan Haydar Rüştü, eğitimine ara vererek İstanbul'da hukuk okumaya karar verdi. Ancak gazetecilik faaliyetleri, Hukuk Fakültesini tamamlamasını engelledi.

TUTUKLANMA VE İSTANBUL'DAN İZMİR'E KAÇIŞ

Yıldırım gazetesinde yayımlanan ‘İstanbul'a İstanbul'a’ başlıklı yazısı, Haydar Rüştü Öktem'i 1912 yılında hapishaneye sürükledi. Ancak Selanik'in 1912'de işgal edilmesi ve siyasi mahkumların serbest bırakılmasıyla özgürlüğüne kavuştu. Ne var ki, Selanik'te adeta bir hapis hayatı yaşamaya devam etti. Tutuklanma tehdidi tekrar ortaya çıktığında, bilinmeyen bir Rus gemisine binerek İzmir'e ulaştı. Bu, onun için bir dönüm noktasıydı.

4136

İZMİR'DE YENİDEN DOĞUŞ VE ANTALYA'YA YOLCULUK

30 Ekim 1918'de Mondros Mütarekesi'nden bu yana Ege'nin ve İzmir'in Türklüğünü savunan Haydar Rüştü Öktem, Yunanlılar tarafından hedef alınan önemli figürlerden biriydi. Yunan baskısıyla İzmir'den ayrılan Haydar Rüştü Bey, Antalya'ya sığındı.

Antalya'ya varışının ardından, 19 Aralık 1920 tarihinde ‘Antalya'da Anadolu’ adlı gazeteyi kurdu. O Antalya’yı gazete ile tanıştıran adamdı. Gazetede, Haydar Rüştü'nün sahibi ve baş yazar olarak yer alması, onun cesur duruşunu bir kez daha gösteriyordu. Ancak bu dönemdeki zorlu yaşam koşulları ve baskılar, Antalya'da Anadolu Gazetesi'nin 10 Eylül 1922'de sona ermesine neden oldu.

HİZMETİN ANITLAŞTIRILMASI

Antalya halkı, Haydar Rüştü'nün fedakarlıklarını unutmadı. 25 Aralık 1925'te, Cumhuriyet Halk Fırkası Heyet-i Merkeziyesi tarafından Haydar Rüştü ve gazetenin bir dönem sorumlu müdürü olan Mustafa Necati fahri hemşehriliğe kabul edildi, onurlandırıldı. Ayrıca Antalya Vilayeti Belediye Dairesi tarafından verilen kararla, 7 Kasım 1925'te Haydar Rüştü ve Mustafa Necati fahri hemşehrilik unvanına layık görüldü.

Haydar Rüştü Öktem'in yaşamı, çalkantılı dönemlerdeki cesareti ve hizmetiyle anlam kazandı. İzmir'e sığınarak, Antalya'da bir gazete kurarak, halkını bilgilendirerek ve savunarak bu zorlu süreçte öne çıktı. Anadolu'nun bağımsızlık mücadelesine yaptığı katkılarla, adı Türkiye’nin guruları arasında daima yaşayacak bir isim olarak yer aldı. Haber/Erendiz ÖZKURT

Editör: Uğur Keskin