ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Selim Çelik'in haberine göre, Antalya Arkeoloji Müzesi’nin, içinde bulunan 100 bine yakın eserin uzman ekiplerce paketlenmesi ve taşınmasının ardından başlanan yıkımı tamamlandı. 2026 yılı Kasım ayında yeni müze projesinin tamamlanması hedefleniyor. Antalya Arkeoloji Müzesi, 16 Temmuz’da ziyarete kapatıldı. Yıkım için kapatılan müzenin önünde aylarca süren eylemler ve kamuoyu tepkisine rağmen müzeye geçtiğimiz hafta sonu ilk balyoz vuruldu. 13 Eylül’ü, 14 Eylül’e bağlayan gece yapılan yıkım işlemi tartışmaları da beraberinde getirdi.
RAPOR ŞARTTI
Konu ile alakalı konuşan Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Güray Doğan, müzenin yapım tarihinin eski olduğunu söyleyerek asbest tehlikesi taşıdığını ifade etti. Doğan, “Yıkımdan önce asbest raporu gerekliydi” ifadelerini kullandı.
ÖLÜME GÖTÜRÜYOR
Doç. Dr. Güray Doğan, “Asbest solunum yoluyla alındığı zaman ciddi bir sağlık sorunu yaratıyor. Kanser ve ölüme kadar giden bir süreç oluşuyor. Asbeste maruz kalma sonucunda oluşan hastalıkların geri dönüşü yok. Asbest de tozuma yoluyla bulaşan bir hastalık. Eğer müze yıkımında asbest varsa ki – müzenin yapım yılı itibarıyla oldukça ihtimalli olduğunu düşünüyoruz – bölgede yaşayanlar ciddi bir sağlık tehlikesi ile karşı karşıya kalabilirler” dedi.
BÖLGE HALKI İÇİN BÜYÜK TEHLİKE
Yıkımdan önce asbest raporu alınması gerektiğini söyleyen Güray Doğan, “Çevre sağlığı açısından yıkımdan önce asbest raporu alınmalıydı. Asbest maruziyetine karşı bu gerekliydi. Bunun yanında yıkım esnasında tozumanın yapılmaması gerekiyordu. Çünkü fiber yapılı asbest tozuma ile bulaşıyor. Bu anlamda kesinlikle tozumanın önüne geçilmeliydi. Ancak gördüğümüze göre ciddi bir tozuma var. Bu da bölge halkı için çok ciddi bir tehlike demektir” dedi.
BALKONLARINI YIKASINLAR
Doç. Dr. Güray Doğan, “Bölge halkı bu saatten sonra yapacağı bir şey yok. Ancak sağlık durumlarını sık sık kontrol ettirmeleri lazım. Bunun yanında balkonlarını ve evlerinin açık cephe bölümlerini bol suyla yıkamaları lazım. En tehlikeli hava kirleticiden bahsediyoruz sonuçta” ifadelerini kullandı.
SOKAKLAR TEMİZLENMELİ
“Belediyelerin sokakları yıkamazlar, ben de yıkamalarını haz etmem ama bu sefer yıkamaları gerekiyor” diyen Çevre Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doçent Doktor Güray Doğan, “Müze ve çevresindeki sokakların belediyeler tarafından su ile yıkanmaları gerek. Çünkü arabaların, insanların geçişi ile yolda sabit olan asbest tekrardan havalanıyor. Bu durum ciddi risktir” diye konuştu.