Hem de öyle böyle değil, fena halde takmış bulunmaktayım Kur Korumalı Mevduat açılımına. Ekonomistlerin, sistem ile ilgili açıklamalarını pür dikkat dinledikçe öfkeleniyor, öfkelendikçe de KKM mudilerine sarıyordum ve de 'umarım TL'nin değer kazandığı günleri de konuşuruz' diyordum kendimce. İşte o gün bugün. Zira ekonominin patronları, Kur Korumalı Mevduat hesaplarından TL hesaplara dönülmesini konuşuyor. Kur Korumalı da geri adım mı ne?

***

İşin ekonomik ve bankacılık yönü ile ilgili yorum yapmak veya görüş belirtmek elbette haddimize değil. De, mevzuat hazretleri ile ilgili iki kelam etmeyi hak belleriz. Öyle ya adı üzerinde, Kur Korumalı Mevduat hesabı, vatandaşın okumasına göre, rekabetçi bir mevduat yaptırımı. Bugüne kadar mudilerine kim bilir ne kadar kazandırdı. Onlar, üç ayda bir döviz kuru cinsinden dönemsel kazançlarını sağlarken KKM'ın faiz gideri bizim yani vatandaşın cebinden çıkıyordu. En basit anlayacağımız şekli ile bence bu. Yani Ali Veli kırk dokuz elli. Parası olana kürk giydirip, fakirin lokmasını çalmak. Hal böyle olunca da KKM'a sarıyor ve öfkeleniyordum. Ama artık ne oldu?

***

Kur korumada geri adım atıldı. Zira yapılan açıklamada Ankara, Kur Korumalı Mevduata sınırlarına getirileceği yönünde görüş belirtti. Ve KKM hesaplardan vadeli TL hesaplara dönülmesini istedi. Yani KKM' de yolun sonu görüldü öyle mi? Peki, yeni hedef TL mevduatı mı oldu, böyle mi okumalıyız? Ekonominin patronlarını aldığı bu karar dolarla, euroyla falan işi olmayan vatandaşı sevindirir elbette.  Yüreğimizi ferahlatır. Geçmişte yaşanan Kur Korumalı gelişmeler ve bugün gelinen nokta en basit şekliyle böyle.

***

De, Kur Korumalı Mevduat yatırımcısı şimdi ne yapar? Mevduatçı, TL mevduata geçer mi? Yoksa gayrimenkule, arsaya falan mı yatırım yapar, hani mevzuat hazretleri değişti ya! Bizimkisi meraktan, kimse alınmasın, zenginin parası fakirin çenesini yorarmış ya öylesine işte. Hoş görüverin.