Tek kelimeyle 'Yok’. Kalmadı. Emekli de unutuldu, bu kavram da. Şimdilerde ise emekliyi pek de sevindirmeyen sözde bir müjde var. Cumhuriyet Bayramı'nın 100'üncü yıl dönümü için özel ikramiye verileceği iddia ediliyor. Ama emekli bu iddialara da pek kulak asmıyor hani. Ne de olsa iddia.
***
Emekliye zam meselesi gündemden düşmeyen bir dert. Verilen ama yerine getirilmeyen zam vaatleri... Ne yani, emekliye zam öncesi 29 Ekim ikramiyesi mi verilecek? Emekliler de merak ediyor. Cumhuriyet'in 100'üncü yılına özel ikramiye ödeneceğine yönelik iddialar şu günlerde gündemi sallıyor. Da, sizce ikramiye gelir mi? Yemin olsun emeklinin ne çilesi bitiyor, ne de zam ve ikramiye beklentisi. Onun payına düşen sadece ‘sabır’.
***
Gelelim asıl meseleye yani zurnanın zırt dediği yere. Vatandaşın vergi yükü daha da artacak, vergiler katlanacakmış. Yani daha çok mu vergi vereceğiz? Ekonomiyi yönetenler, devletin vergi gelirlerini artıracaklarını açıklıyor ve ‘felaketin yükünü hep birlikte paylaşacağız' diyor, bunu da milli dayanışma olarak niteliyor. İlkesel olarak milli dayanışmaya tamam da bu yükü kaldıracak para yok para. Dahası, doğrudan vergilerin dışında KDV de ÖTV de artırılacakmış, zamanı 2024'ün Ocak ayı. Arkadaş, ne zaman Ankara konuşuyor, vatandaş ‘yandım Allah' diyor. Yok ötesi.
***
Eh bu arada ek vergiler, fiyatları da katlar, yani ekonomik meselemiz hiç de ekonomik değil. Motorin 40 lirayı görmüş, motorine gelen zam, gıdaya zam demek. Sektör temsilcileri hesap kitap yapmış, seçimden bu yana akaryakıta yüzde 115 zam gelmiş. Bu zammın sonu yok. Ekonomistler ‘piyasada artık nakit yok, kredi kartı çok' diyor. Fakirleşiyor muyuz ne! Vatandaş bırakın market alışverişini falan da ekmeğine kadar kredi kartı ile alır olmuş. Ee bankalar da kredi kartlarına sınırlama getiriyormuş. Peki, millet ne yapacak?
***
Geçen gün canım sıkıldı bankaya gittim. İhtiyaç kredisi alabilir miyim, faiz oranı nedir öğrenmek için... Sadece merakımdan. Kredi falan çekeceğimden değil, bankayı mı zengin edeceğim? Ama sahiden ihtiyaç kredisi faiz oranları uçmuş. Sonuç olarak, bankacı anlattı ama ben anlamadım ve ‘bana az müsaade’ diyerek canımı zor kurtardım.