ÖZEL HABER

Evde konserve yaparken dikkat!

Kış aylarına hazırlık yapan vatandaşlar, evlerinde kışlık konserve yapımına başladı. Ancak uzmanlar, yanlış yöntemlerle hazırlanan konservelerin ciddi sağlık riskleri taşıdığına dikkat çekiyor. Gıda Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Ali Manavoğlu, özellikle evde yapılan konservelerde hijyen, doğru malzeme seçimi ve uygun ekipman kullanımının hayati önem taşıdığını vurguladı

Kış mevsimine hazırlanmak isteyen birçok kişi evde konserve yapımına yönelirken, uzmanlar bu geleneksel yöntemin yanlış uygulanması durumunda ciddi sağlık riskleri oluşturabileceğine dikkat çekiyor. Gıda Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Ali Manavoğlu, özellikle eski kapak kullanımı, düşük kaliteli sebze-meyve seçimi ve basınçsız tencerelerle yapılan işlemlerin botulizm gibi ölümcül zehirlenmelere yol açabileceğini vurguluyor. Uzmanlara göre, evde güvenli konserve yapımının temelinde hijyen, uygun teknikler ve doğru malzeme seçimi yatıyor.

Kışlık konserve denince en çok tercih edilen ürünün domates olduğunu belirten Manavoğlu, “Kış aylarında kullanmak üzere yapılan konservelerde özellikle domates ilk sırada yer alıyor. Bunun dışında biber, patlıcan, fasulye gibi sebzelerle ya da meyvelerle de çeşitli konserveler hazırlanabiliyor. Ancak tüm bu işlemler sırasında dikkat edilmesi gereken bazı temel kurallar var. Çünkü sağlıksız koşullarda yapılan konserveler, sadece bozulmakla kalmıyor; aynı zamanda ciddi sağlık sorunlarına da yol açabiliyor” dedi.

‘ESKİ KAPAKLAR ASLA YENİDEN KULLANILMAMALI’
Konservelerin genellikle cam kavanozlarda hazırlandığını ifade eden Manavoğlu, “Konserve yapımında kullanılan kapaklar mutlaka yeni, sıfır ve hiç kullanılmamış olmalı. Daha önce kullandığımız kapakları tekrar kullanmak çok ciddi bir hata olur. Çünkü bu kapaklar zamanla paslanabiliyor ya da fiziksel olarak zarar görmüş olabiliyor. Evlerde genellikle konserve kapaklarını bıçak yardımıyla açıyoruz ve bu sırada kapağın kenarında bir eğilme, hava boşluğu oluşuyor. Bu da kapağın hava geçirmezliğini bozuyor. Böyle bir kapakla tekrar konserve yapılması, içeride bakteri oluşumuna zemin hazırlar. O kapak artık çöp demektir, yeniden kullanılmamalı” diye konuştu.

‘KULLANILAN GIDA MALZEMELERİ KALİTELİ VE SAĞLAM OLMALI’
Pazarlarda "konservelik" etiketiyle satılan bazı ürünlerin uygun olmadığını belirten Manavoğlu, “Konserve yaparken kullanacağımız sebze ya da meyvelerin mutlaka taze, sağlam ve kaliteli olması gerekiyor. Ne yazık ki pazarlarda ‘konservelik’ adı altında ezilmiş, darbe almış, çürümeye yüz tutmuş ürünlerin ucuza satıldığını görüyoruz. Bu tür gıdalar hem lezzet hem de sağlık açısından riskli. Unutulmamalı ki; sağlıklı bir konserve, kaliteli hammadde ile başlar. Çürük veya bozulmaya başlamış bir gıda ile yapılan konserve, tüm emeğinizi çöpe atabilir ve sağlığınızı tehdit eder” dedi.

‘EVDE 121 DERECE ISIYA ULAŞMAK MÜMKÜN DEĞİL’
Konserve yapımında bakteri ve toksinlerin tamamen yok edilebilmesi için belirli bir sıcaklık gerektiğini hatırlatan Manavoğlu, şunları söyledi: “Endüstriyel konservecilikte 121 derece sıcaklıkta, yaklaşık 15 dakika boyunca yapılan sterilizasyon işlemi sayesinde tüm zararlı mikroorganizmalar yok edilir. Ancak ev tipi mutfak ekipmanlarıyla bu sıcaklığa ulaşmak mümkün değil. Sıradan tencerelerle sadece 100 dereceye kadar çıkabiliriz. Bu yüzden evde konserve yapılırken mutlaka basınçlı tencereler kullanılmalı. Basınçlı tencere ile sıcaklık artırılarak bakteri riski azaltılabilir. Fakat üzülerek söylüyorum ki hâlâ birçok evde bu tür tencereler yok ve insanlar riskin farkında olmadan geleneksel yöntemleri uygulamaya devam ediyor.”

‘KONSERVE BOMBE YAPMIŞSA ASLA TÜKETİLMEMELİ’
Konservenin hava almasının bozulmanın en net göstergesi olduğunu ifade eden Manavoğlu, “Eğer konserve kapağı bombe yapmışsa, yani şişmişse, bu çok net bir şekilde hava aldığını ve içerisinde mikrobiyolojik bozulma başladığını gösterir. Bu durumda konserveyi kesinlikle tüketmemek gerekir. Çünkü bu ortamda gelişebilecek bazı bakteriler —örneğin Clostridium botulinum— son derece tehlikelidir. Bu bakteri iç organlarda felçlere ve hatta ölüme kadar giden zehirlenmelere neden olabilir. Gıda güvenliği, ciddiyetle ele alınması gereken bir konudur. Bu nedenle küçük gibi görünen detaylara özen göstermek hayat kurtarabilir” dedi.