1989-1999 yılları arasında Antalya Belediye Başkanlığı görevini yürüten, ardından 2018 yılında Antalya milletvekili olarak görev yapan Subaşı, "Kültür ve tarihi varlıklarımızı korumak kolay değil, bir mücadele gerekiyor. Bu direnciniz için sizleri kutluyorum" sözleriyle konuşmasına başladı.
Antalya’da yaşanan birçok dönüşümde halkın fikrinin alınmadığını dile getiren Subaşı, "Kentte ne yıkılırken ne de yapılırken yaşayanların, emek verenlerin görüşü alınmıyor. Bu en tehlikeli yönetim biçimidir. Oysa her adımda halkın bilgisi ve fikri alınmalı" dedi.
Müze alanında ne yapılacağına dair kamuoyunun bilgilendirilmemesini de sert sözlerle eleştiren Subaşı, "Burada otel mi yapılacak, yeni bir müze mi düşünülüyor, kimsenin bilgisi yok. Milletvekillerinin bile haberi yok. Böyle olunca da kuşkular artıyor" ifadelerini kullandı.
Hasan Subaşı, geçmişteki belediyecilik anlayışını hatırlatarak, “Cam Piramit yapılırken her partiden insanla birlikte yürüdük. Serbest bölge kararına karşı esnafla birlikte yürüyüş yaptık ve karar değişti. 30 yıl sonra geldiğimiz noktada halkın hiçbir konuda söz hakkının olmaması üzücü” diye konuştu.
Müzedeki eserlerin taşıma sürecinde zarar görebileceğine dair endişelerini de paylaşan Subaşı, “Bu eserler herhangi bir otelden ya da yatırımdan çok daha kıymetlidir. Yeni müze yapılacak diye taşınan eserlerin bir kısmı zayi olursa, bunun telafisi olmaz” dedi.
“Antalyalı Kültür Bakanı sesimizi duysun” çağrısında bulunan Subaşı, yetkililerden sürecin şeffaf yürütülmesini talep etti: "Siz bu kentin yaşayanlarısınız. Ne yapıldığına dair bilgi alma hakkınız var" dedi.
Hasan Subaşı konuşmasını, müzenin kurucularından Prof. Dr. Fikri Ertem’i anarak bitirdi: “Bu müze Antalya için çok değerli. Umarım bu fedakarlığınız karşılıksız kalmaz” dedi.
Konuşmanın ardından Hasan Subaşı ‘Dar alanda siyaset’ adlı kitabını sevenlerine imzaladı.