Bugün, Hiroşima’da ve dünyanın dört bir yanında barış çağrılarıyla anma törenleri düzenleniyor. Barış Anıtı’nda düzenlenen törende, yaşamını yitirenler için barış çanı çalındı, gökyüzüne beyaz turnalar bırakıldı.
BİR ANDA YOK OLAN BİR ŞEHİR
80 yıl önce, Hiroşima’da o sabah güneşli bir gündü. İnsanlar işe gidiyor, çocuklar okula hazırlanıyordu. Ancak saat 08.15’te gökyüzünde beliren bir bombardıman uçağı, tarihin akışını sonsuza kadar değiştirdi.
Atom bombasının neden olduğu sıcaklık 4 bin dereceyi aştı, patlamadan sonra oluşan mantar bulutu 13 kilometreye kadar yükseldi. Kentin yüzde 70’i yok oldu. Binlerce kişi ilk anda, binlercesi de yanıklar, radyasyon hastalıkları ve yıllarca süren sağlık sorunları nedeniyle yaşamını yitirdi.
HAFIZAYI CANLI TUTMAK: BARIŞ MÜZESİ VE ANITI
Hiroşima’da bugün ayakta kalan nadir yapılardan biri olan Atom Bombası Kubbesi, yıkımın ve insan eliyle yaratılan felaketin sessiz tanığı olarak hala yerinde duruyor. Kentte bulunan Hiroşima Barış Anıtı Parkı ve Barış Müzesi, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlıyor. Bu mekanlar yalnızca birer anıt değil; savaşın değil, barışın ne kadar değerli olduğunu hatırlatan evrensel birer çağrı.
NÜKLEER SİLAHSIZ BİR DÜNYA MÜMKÜN MÜ?
Hiroşima’nın ardından üç gün sonra 9 Ağustos’ta Nagazaki’ye atılan ikinci atom bombasıyla birlikte yaklaşık 210 bin insan yaşamını yitirdi. İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinde dönüm noktası olan bu yıkım, insanlık tarihinde geri dönüşü olmayan bir eşik olarak kayıtlara geçti.
Aradan geçen 80 yıla rağmen, dünyada hala nükleer silahlar varlığını sürdürüyor. Hiroşima’dan yükselen ‘Bir daha asla’ çağrısı, bugün hala yankılanıyor. ‘Nükleer Silahların Yasaklanması Anlaşması’ gibi girişimlerle umut verici adımlar atılsa da, küresel barış için daha fazlasına ihtiyaç olduğu açık.
HİROŞİMA 80 YAŞINDA: UNUTMAMAK, YENİDEN YAŞATMAMAK İÇİN
Hiroşima, yalnızca Japonya’nın değil; tüm insanlığın ortak hafızasında bir yara olarak duruyor. Her 6 Ağustos’ta, yalnızca kayıpları değil; barışı, hayatı ve umudu da hatırlamak gerekiyor.