Girizgahı bu başlıkla yapalım ve bu günün güncesi de bu diyelim. Ankara'dan bir vekilimiz buyuruyor, "Asgari ücrete fazladan yapılacak 10 bin liralık zam, dengeleri bozar". Hani çalışan 22 bin küsur maaş aldı da memnun olmadı ya. 10 bin lira daha fazla olsa ücretliyi mutsuz edermiş!.. Aldığını anında harcarmış. Peki borcu harcı, kredi kartı borcu falan varsa ne yapsın bu asgari ücretli, önce borcunu kapatacak öyle değil mi? Yemin olsun akla gelmeyecek bir tavsiye. Diğer taraftan yine bir vekilimiz ise "Eti az tüketin" diyor. Sayın vekilim zaten vatandaş kasabın yolunu unutmuş, eti ayda yılda bi görüyor. O zaman bu tavsiye kime? Hani merak ettik de kusura kalmayın.
***
Ankara'dan gelen bu tavsiyeleri haberlerde dinleyince aklıma gelen cümle 'izahı yoksa, gelsin mizahı' oldu. Mutlak ana haber bültenlerinde izlemiş, duymuşsunuzdur. Şu '10 bin lira zammın çalışanı mutsuz yapar' cümlesini. O halde soruyu asgari ücretliye sormak gerekir 'sizi sahiden mutsuz eder mi' diye. Hani derler ya, mutluluk kelimesi izafidir diye. Ama bunun izahı, mizahı da kalmamış. Öyleyse cevabı sizde olsun.
***
Gelelim diğer vekilimizin, et yüzü görmeyen vatandaşa 'az et yiyin' tavsiyesine. Merak edip Google'a sordum 'kırmızı et fazla yenirse ne olur' diye. Bakınız, aşırı ve kontrolsüz et tüketimi neler yapıyormuş, aynen yazıyorum; 'hazımsızlık, çarpıntı, mide bulantısı, kabızlık ve tansiyon yükselmesi gibi semptomlara neden olabilir' diyor. Eyvah yine eyvah, o zaman sayın vekilimize uyarısı için teşekkür etmeli, ne de olsa vatandaşın sağlığı içinmiş bu tavsiye! Neyse ki sabit gelirli de eti bayramdaaan bayrama görüyor. Hay Allah.
***
Evet on bir ayın sultanı Ramazan geldi geliyor.. Diliyoruz ki Ramazan sofraları enflasyona yenilmesin. Biliyorsunuz ki Ramazan ayından önce zamlar gelmeye başladı bile. Aslına bakılacak olursa vatandaş da hesap kitap yapmaktan ve total düşünmekten bitap düşmüş. Kalem kalem gelen zamlar. Çetele tutmaya gerek yok, iğneden ipliğe. Hele de kiralar, ipin ucu kaçmış yakalayabilene aşk olsun. Fahiş kira artışları dur, durak bilmiyor. Yüzde 25 sınırı mazi oldu, oldu da ne oldu, TÜİK'in TÜFE oranları kira artışlarını belirler oldu. Ez cümle, kira da kabus oldu.
***
Dert bitmiyor ki. Alın işte iflah olmayan bir dert daha. İşsiz güçsüz dolaşan binlerce gencimiz. Onlar artık profesyonel işsiz! Dedik ya, 'izahı yoksa gelsin mizahı'... Haydi İyi haftalarınız olsun, sağlıcakla kalın.