ÖĞRENCİ Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nin (ÖSYM) Diş Hekimliğinde Uzmanlık Sınavı (DUS) takvimini değiştirerek sınav sayısını yılda iki kereden bir kereye indirme kararı, siyasetin gündemine taşındı. Saadet Partisi Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç, alınan kararı Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) kürsüsünden eleştirerek karardan derhal geri dönülmesi talebinde bulundu.
Diş hekimleri arasında uzun süredir beklenen atama ve istihdam sorunlarına bir yenisi daha eklendi. ÖSYM tarafından geçtiğimiz hafta açıklanan yeni sınav takvimi ile Diş Hekimliğinde Uzmanlık Sınavı'nın (DUS) yılda iki kez yapılma uygulamasından vazgeçilerek bire düşürüldüğü görüldü.
Bu karara ilk tepkilerden biri, Saadet Partisi Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç'tan geldi. Kılıç, konuyu TBMM Genel Kurulu'nda dile getirerek kararın genç diş hekimleri üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti.
'YENİ BİR YÜK, YENİ BELİRSİZLİK'
Milletvekili Kılıç, Meclis'teki konuşmasında, ÖSYM'nin DUS ile ilgili aldığı kararı 'yeni bir yük, yeni bir belirsizlik' olarak nitelendirdi. Kılıç, Türkiye'deki binlerce genç diş hekiminin uzmanlaşma yolunda ciddi engellerle karşılaştığını söylerken, "Diş hekimliğinde uzmanlık sınavı bugüne kadar yılda iki kez yapılırken ÖSYM'nin geçtiğimiz hafta açıkladığı yeni takvimle bu sınavın yılda bire düşürüldüğü görüldü. Bu karar, zaten ciddi atama ve istihdam sorunları yaşayan diş hekimleri için yeni bir yük, yeni bir belirsizlik oluşturmuştur" dedi.
'GENÇ DİŞ HEKİMLERİ DUVARA ÇARPTI'
Kılıç, mevcut sorunları 'kontenjan yetersizliği, belirsiz takvimler ve planlama eksikliği' olarak sıralarken bu nedenlerle genç diş hekimlerinin adeta duvara çarptığını ifade etti.
'İSTİHDAM İMKANLARI DARALIYOR'
Milletvekili Şerafettin Kılıç, kamuya atamalarda 'ciddi tıkanıklık' yaşandığını öne sürerek mezun sayısı artarken istihdam imkanlarının daraldığını belirtti. Kılıç, DUS'un yılda bire düşürülmesinin bu sorunları daha da ağırlaştıracağını iddia ederek, "DUS'un yılda bire düşürülmesi, bu tıkanıklığı daha da derinleştirecek; mesleki gelişimi, adaleti ve fırsat eşitliğini zedeleyecektir. Bu karardan derhal geri dönülmelidir" ifadelerini kullandı.