Söze 'bu ne cesaret, bu ne ahlaksızlık' diye girmek istiyorum izninizle. Zira son günlerde siyasetin ve toplumun gündemi sahte diploma skandalı. Konuyu hayret ve ibretle izliyoruz. Sahte imzalı diploma krizi büyürken yetkili ağızlar bunun bir güvenlik kriz olduğu görüşünde birleşiyor. Da, sahte diploma soruşturması hakkında neler biliniyor? Merakla takipteyiz.
***
Bilip duyduğumuz soruşturmanın resmi adı 'Sahte Diploma Çetesi Soruşturması’. Ankara, mecazi söylemle 'ver parayı al diplomayı' meselesinin üzerine ciddi şekilde gidiyor gitmesine de bunca lise mezunu nasıl bir sahtekarlıkla üniversite mezunu oluyor, işlemler yapılıyor ve de 'diploma adrese teslim'!
***
Sahte diploma skandalının geldiği noktayı hayretler içerisinde izliyor bu insanların cesaretine inanamıyoruz. Ne oldu? Aha da su yüzüne çıktı. Da, bu mesele daha çok dallanıp budaklanır. Bakar mısınız, sahte diplomalılar işinde gücünde, diplomalı meslek sahipleri iş bulma derdinde. Bu iş, sahte diploma ile başlayan pis bir irin. Peki kim bu sahtekarlar; kimlerle dirsek temasında bulunuyor da sahte imzalı diplomayı koltuğunun altına koyuyor? Elbette onun da kokusu yakında çıkacak ve de teker teker yakayı ele verip adalete teslim edilecekler.
***
Buyurun işte yapılan açıklamalara göre, Kamu Kurumu yöneticilerinin e-imzasını kopyalayarak sahte diploma ve sürücü belgesi düzenlediği tespit edilen 134 kişi hakkında dava açılmış. Bu arada, 37 şüphelinin de tutuklandığı verilen bilgiler arasında. Bunlar topluma yansıyan bilgiler, peki sahte diploma skandalı hakkında başka neler biliniyor? 400 akademisyenin ataması iddiası biliniyor. Yani hukukçudan psikoloğa, öğretmenden eczacıya yaklaşık 400 akademisyenin usulsüz atamada yer aldıkları, birçoğunun doçent ve profesör olduğu da biliniyor. Hayret yine hayret, bu ne cesaret bu ne ahlaksızlık Allah akıl fikir versin.
***
Etik kuralları hiçe sayarak kendini topluma ve sözde görev yaptığı üniversiteye akademisyen olarak tanıtan sahtekarların hiç mi yüzleri kızarmayacak, hiç mi utançtan yerin dibine girmeyecek, sahiden çok merak ediyoruz toplum olarak. Yetkililer 'sahte diplomaların önüne geçmek ve cezai yaptırımları artırmak için yasal düzenlemeye ihtiyaç var' diyormuş. Gerçekten mi? Dileğimiz, 'dün dündür bugün bugündür’ olmasın da. Haydi, kalın sağlıcakla.