CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçe görüşmelerinde söz alarak Sağlık Bakanlığı'nın bütçesini ve ülkedeki sağlık sisteminin geldiği noktayı sert bir dille eleştirdi. Konuşmasında sık sık Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'na seslenen Erdem, bütçenin yetersizliğine, şehir hastanelerinin maliyetine, koruyucu sağlık hizmetlerindeki eksikliğe ve Antalya'daki sağlık krizine dikkat çekti. Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın çöktüğünü de iddia eden Erdem, Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) ve 182 üzerinden randevu bulmanın krize döndüğünü iddia etti.
BÜTÇE ENFLASYON KARŞISINDA ERİDİ
Milletvekili Erdem, Sağlık Bakanlığı'nın 2026 yılı bütçesinin 1 trilyon 475 milyar lira olarak belirlendiğini ancak bu artışın enflasyon karşısında anlamını yitirdiğini savundu. Erdem, "Yine, üzülerek görüyoruz ki bu bütçe halkın sağlığına değil, kamu-özel iş birliği modelinin bitmeyen yüküne, özel şirketlerin çıkarlarına ve ihmal edilmiş kamu sağlık sistemine ayrılmış bir bütçe. TÜİK'in on iki aylık ortalamalarına göre açıkladığı enflasyon yüzde 38'lerde, Bakanlığın 2026 bütçesindeki artış yüzde 44,55. Yani enflasyondan arındırınca yüzde 5-6 civarında bir artış var ve bu bütçe bu artışla maalesef yetersiz" dedi.
Erdem, zorunlu ödemeler çıkarıldığında 86 milyon nüfusa kişi başına düşen payın yıllık sadece 3.600 lira kaldığını belirterek koruyucu sağlık harcamasının ise yaklaşık 2.600 TL civarında olduğunu söyledi. Milletvekili Erdem, bu rakamın aşı bile almaya yetmeyeceğini söyledi. Erdem, gelişmiş ülkelerin sağlık bütçelerinin yüzde 60'ını koruyucu hizmetlere ayırdığını ancak Türkiye’nin hala tedaviye, üstelik özel şirketlere bağımlı tedavinin finansmanına aktardığını öne sürdü.
ŞEHİR HASTANELERİ ELEŞTİRİSİ: VERİMSİZ VE SORUN KAYNAĞI
Milletvekili Mustafa Erdem'in eleştirilerinin odağında şehir hastaneleri de yer aldı. Sadece 2026 yılında 18 şehir hastanesi için 136 milyar 148 milyon lira ödeneceğine dikkat çeken Erdem, bu modelin kamu kaynaklarını yuttuğunu ileri sürerek, "Şehir hastaneleri çözüm değil, yeni sorunların maalesef kaynağıdır. Bunun en somut örneklerinden biri Antalya Şehir Hastanesi. Şehir Hastanesi verimsiz kaldı, 1.500 yataklı dev bir bina yapmak yerine Konyaaltı'da, Muratpaşa'da, Kepez'de 3 tane 500 yataklı hastane yapılsaydı çok daha verimli olurdu Sayın Bakanım” diye seslendi.
Erdem, devasa binaların ulaşım zorluğu, verimlilik düşüşü ve artan maliyetlere neden olduğunu belirterek Antalya Şehir Hastanesi'nde hasta ve refakatçilerin yemek, temizlik gibi temel hizmetlerden şikayetçi olduğunu dile getirdi.
ÇÖKEN SİSTEM VE HEKİM GÖÇÜ
Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın çöktüğünü iddia eden Erdem, Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) ve 182 üzerinden randevu bulma krizine dikkat çekti. Bakan Memişoğlu’na seslenen Erdem, "Yine, bu iktidar döneminde Sağlıkta Dönüşüm Programı başlangıçta ‘başarı’ diye sunuldu ama bugün geldiği nokta şu, basamak sistemi çöktü, herkes bir anda üçüncü basamak hastanelere gidiyor, eğitim araştırmalar tıkandı, Merkezi Hekim Randevu Sistemi çöktü, şehir hastaneleri bütçeyi yuttu, koruyucu sağlık hizmetleri çöktü, aile hekimliği çöktü, hekimler tükenmişlik içinde. Sağlık Bakanlığı verilerine göre kişi başı hekime müracaat 2026 hedefi 12,45, Merkezi Hekim Randevu Sistemi üzerinde randevulu muayene oranı yüzde 55 hedef konmuş. Sayın Bakana soruyorum. Hangi vatandaş yüzde 55 ihtimalle randevu bulabiliyor? Türkiye'de Merkezi Hekim Randevu Sistemi ve 182 üzerinden talep edilen randevular haftalar, hatta aylar sonrasına veriliyor. Vatandaş artık sabah altıda alarm kuruyor, on saniyede dolan randevulara yetişmeye çalışıyor, bulamazsa acil servisin önünde yığılıyor" diyerek vatandaşın randevu bulmakta zorlandığını söyledi.
Konuşmasında Türk Tabipler Birliği verilerine atıf yapan Erdem, sağlık sisteminde yaşanan krizin hekim açığı nedeniyle daha da büyüdüğünü belirterek 2021 yılından bu yana 10.800 hekimin yurt dışında çalışmak üzere başvuru yapmasının sistemdeki krizin en somut göstergesi olduğunu söyledi.
ANTALYA'DA HASTANE KRİZİ VE YOĞUN BAKIM SORUNU
Milletvekili Erdem, Antalya'daki sağlık hizmetlerinin göç ve turizm yükü altında ezildiğini belirterek Atatürk Devlet Hastanesi'nin kapatılma kararını eleştirdi. Erdem, “Sayın Bakan, Antalya'nın merkezinde bulunan Atatürk Devlet Hastanesi fiilen kapatıldı. Buraya yıllardır yeni hastane projesi var. Yoğun bakımlar kapatıldı, ameliyathaneler kapatıldı, poliklinikler kademeli olarak boşaltıldı. Ortada hastane için ne proje var ne de ödenek. 2019'dan beri verilen hiçbir söz tutulmadı. Bu kararınızdan vazgeçin. Yeni hastane yapılana kadar Atatürk Devlet Hastanesi kapatılmamalı. Burası Antalya'nın en ulaşılabilir hastanesi” dedi.
‘ANTALYA HASTANELERİ YÜKÜ KALDIRAMIYOR’
Hastane çevresinde bulunan eczacılar, medikalciler ve esnafın da zor durumda kaldığını ifade eden Erdem, Atatürk Devlet Hastanesi’nin yükünün Antalya Eğitim Araştırma Hastanesi’ne yıkıldığını öne sürdü. Erdem, “Hekim başına düşen randevu sayısı zaten yüksekken şimdi Antalya'nın en yoğun hastanelerinde adeta kriz yaşanıyor. Daha önce uyardık, Antalya dışarıdan çok göç alıyor, yaz dönemi 2 milyon 700 bin nüfus 6'ya katlanıyor, Antalya hastaneleri maalesef bu yükü kaldıramıyor” dedi.
Randevu sisteminde hastaların günlerce sıra beklediğini söyleyen Erdem, polikliniklerde ise izdiham yaşandığını iddia etti. Erdem, “Yoğunluk nedeniyle acil servisler kilitlenmiş durumda ama siz ya şehir dışına hastane yapıyorsunuz ya da merkezdeki hastaneyi kapatıyorsunuz” diyerek Bakanlığı eleştirdi.
‘YENİ MANAVGAT DEVLET HASTANESİ NE ZAMAN BİTECEK?’
Yeni Manavgat Devlet Hastanesi Projesi’nin de sonuçlanmadığını belirten Erdem, “Yine, Sayın Bakan, 2021 yılında söz verilen yeni Manavgat Devlet Hastanesi Projesi'nin başlangıç tarihi 2023 yılı Şubattı. Hastane 2025 yılı Ocakta da teslim edilecekti. Gecikme oldu ve ‘2025 yılı sonunda açılacak’ dendi. 2025 yılı sonundayız, gelin, birlikte gidelim, orada bitirilmiş bir hastane olmadığı gibi, bir yıl sonra bile bitirilecek bir hastane yok. Manavgatlılar soruyor, ‘Hastane ne zaman bitecek?’” dedi.
‘ÖLÜM PENÇESİNDE OLAN HASTALAR SIRA BEKLİYOR’
Yoğun bakım yataklarındaki doluluk oranlarının alarm verdiğini ifade eden Erdem, Manavgat Devlet Hastanesi'nde doluluk oranının yüzde 100 olduğunu, Eğitim Araştırma ve Kepez Devlet Hastanelerinde de benzer bir durum yaşandığını söyledi. Erdem, “Doktorlar ellerinden geleni yapıyorlar fakat yer yok. 112 üzerinden hastane hastane boş yoğun bakım aranıyor. Ölümün pençesinde olan hastalar yoğun bakım için sıra bekliyor. Bu ülkenin insanı bunu hak etmiyor” diyerek acil önlem talep etti.
ERDEM'DEN KLİMA VE TAŞERON İŞÇİ SORUSU
Milletvekili Mustafa Erdem konuşmasını sonlandırırken yaz aylarında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde tasarruf gerekçesiyle klimaların çalışmadığı yönündeki şikayetleri de gündeme getirdi ve bu uygulamaların denetlenmesini talep etti. Son olarak, taşeron işçiler kadroya alınırken üniversite yemekhane işçilerinin kadro dışı bırakılması sorununa çözüm bulunması çağrısında bulundu.