Demircan’a göre en sık yaşanan sorunlardan biri eksik ya da fazla beyan: “Müşteri bazen içeride 100 bin liralık mal varken 1 milyon liralık beyan verir. Yangın sonrası ekspertiz gerçek durumu ortaya çıkarınca, sigorta şirketi ödemeden kaçınabilir. Bu da mağduriyet yaratır” dedi.
YANGIN SİGORTASI FİYATLARI NE KADAR?
Yangın sigortasında tek tip fiyatlandırma yok. Bedeller birçok faktöre göre belirleniyor: Konutlar için: Bulunduğu konum, yapı malzemesi, piyasa rayiç değeri.
İşletmeler için: Muhasebe kayıtları, bina yaşı, içerideki stok, makineler, güvenlik önlemleri.
Ortak kriterler: Binanın yangın algılama ve söndürme sistemleri, sigortalının beyanı, risk sınıfı.
FİYAT ARALIKLARI OLDUKÇA GENİŞ
Küçük bir konut için 50.000 TL teminatlı bir poliçe düzenlenebilirken, büyük bir sanayi tesisi için bu bedel 500 milyon TL’ye kadar çıkabiliyor.
ANTALYA'DA POLİÇE SAYISI ÜÇE KATLANDI
Bayram Aşkın Demircan’ın verdiği bilgilere göre, Antalya özelinde yangın sigortası talepleri rekor seviyeye ulaştı. “Geçen yıl Haziran-Temmuz-Ağustos döneminde toplam 475 adet yangın poliçesi düzenlemişken, bu yıl sadece Temmuz bitmeden 1357 poliçeye ulaştık. Üstelik talepler devam ediyor” dedi.
Bu artışın başlıca sebepleri arasında son yıllarda yaşanan büyük orman yangınlarının etkisi, konutlarda artan elektrik kaynaklı yangınlar, sosyal medya ve haberlerle bilinçlenen vatandaşlar sayılabilir.
VATANDAŞ NE TALEP EDİYOR?
Yangın sigortası yaptıran müşterilerin temel beklentisi, bir afet sonrası zararlarının tamamının tazmin edilmesidir diyen Demircan, “Poliçede doğru teminat limiti ve doğru beyan şart. Eksik ya da fazla bilgi girilirse sorun yaşanıyor. Ekspertiz ne belirlerse ödeme ona göre yapılır” dedi.
Yani sadece sigorta yaptırmak yetmiyor; poliçeyi doğru yapılandırmak da büyük önem taşıyor.
‘YANGIN SİGORTASI ZORUNLU OLMALI’
Deprem sigortası (DASK) Türkiye'de zorunlu tutulurken, yangın sigortası halen isteğe bağlı. Ancak Demircam’a göre bu, artık değişmeli: “Yangın sigortası, DASK poliçelerine entegre edilip zorunlu hale getirilmeli. Devlet ortak bir sigorta havuzu oluşturmalı. Tıpkı DASK primleri gibi cüzi rakamlarla insanlar güvence altına alınabilir” dedi.
Demircan’a göre bu sayede hem vatandaş mağdur olmaz, hem devletin yükü azalır, hem de sigorta bilinci güçlenir.
FELAKET GELDİKTEN SONRA DEĞİL, ÖNCE HAREKETE GEÇİLMELİ
Uzmanlar, felaket olduktan sonra değil, öncesinde önlem alınması gerektiği konusunda hemfikir. Yangın sigortası da tıpkı deprem sigortası gibi, geleceğe dönük bir güvencedir. Artan yangın riskleri ve iklim krizinin etkileri göz önüne alındığında, yangın sigortasının artık lüks değil, ihtiyaç olduğu net bir şekilde görülüyor.