Türkiye’de artan kuraklık ve kontrolsüz yeraltı suyu kullanımı, özellikle Konya ve çevresinde obruk oluşumunu hızlandırıyor. Bu tehlikeye dikkat çekmek amacıyla profesyonel dağcılar, yaklaşık 40 metre derinliğindeki İnoba Obruğu’na iniş gerçekleştirerek, yerin altındaki su kaynaklarının hızla azaldığını ve bu durumun hem doğal ekosistem hem de yerleşim alanları için ciddi riskler doğurduğunu gözler önüne serdi. Uzmanlar, su yönetiminde acil önlemler alınmazsa obruk sayısının ve boyutlarının artarak afet riskini büyüteceği uyarısında bulunuyor.
OBRUKLAR BÜYÜYOR
İple erişim uzmanı ekip üyeleri, 45 metre çapındaki obrukta emniyet halatları kurarak yaklaşık 40 metre derinliğe indi. Ekip, obruğun dip kısmından gökyüzünü izlerken, yüzlerce kuşun yuva yaptığı bölge dikkat çekti. Konya Teknik Üniversitesi Obruk Araştırma ve Uygulama Merkezi verilerine göre, 2022 itibarıyla Konya Kapalı Havzası’nda 2 bin 240 obruk tespit edilirken, bunların 702’si derin obruklardan oluşuyor. Özellikle Karapınar ilçesinde yeraltı sularının çekilmesi nedeniyle obruk sayısının 2 bin 500’e ulaştığı belirtiliyor. Ülke genelinde kesin bir obruk sayısı olmasa da, Konya ve çevresinde artan obruk oluşumu, yeraltı suyu kullanımının kontrolsüzlüğü ve iklim kaynaklı kuraklıkla ilişkilendiriliyor.
AKADEMİK Başkanı Bayram Çini, “Göllerimizde su kalmaması bir yana, yeraltı kaynaklarımızın da obruklar aracılığıyla yok olduğunu gözlemliyoruz. Yeraltı sularının çekilmesi, obruk oluşumunu artırarak ciddi riskler doğuruyor. Bizler hem olası afetlere hazırlık amacıyla tatbikat yapıyoruz hem de toplumsal farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. İlk kez bu büyüklükte bir obruğa indik. Başta ürkütücüydü ancak önemli olan güvenli iniş ve çıkıştı. Olası afetlerde görev almaya her zaman hazırız” dedi.
Türkiye’de yaklaşık 3 bin civarında büyüklü küçüklü obruk bulunduğunu ve bunların yaklaşık 600’ünün büyük obruk kategorisinde yer aldığını belirtiyor. Obruk sayısındaki artışın en temel sebebi ise yeraltı sularının aşırı ve kontrolsüz kullanımı olarak gösteriliyor. Özellikle 1000 rakım altındaki bölgelerde içme, kullanma ve tarım suyu için yapılan yoğun yeraltı suyu çekimi, toprağın altında boşluklar oluşturarak obruk oluşumunu hızlandırıyor. Ayrıca, deniz seviyesinden gelen tuzlu suyun tatlı su kaynaklarının yerini alması da kuraklığın şiddetlenmesine yol açan önemli bir etken olarak dikkat çekiyor.
Bayram Çini, “Çok susadığında deniz suyu içersen daha çok için yanar, daha çok susarsın. Toprak da aynı şekilde. Biz topraktan geldik, bedenimiz de ona göre işliyor” diyerek, yeraltı su kaynaklarının korunmasının önemine vurgu yaptı.