Yoksunluk ve yoksulluk

20 Kasım 1989 Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin imzalandığı tarihtir.

Türkiye bu antlaşmaya 1990’da imza koydu, 1995’de de uygulamaya başladı.

Her 20 Kasım’da dünyada Çocuk Hakları Günü kutlanır. Konuşmalar yapılır, söylevler çekilir.

Peki, nedir çocuk hakları? Eğitim hakkı, İstismar ve İhmalden Korunma Hakkı ve Çocuk İşçi Olarak Çalışmama Hakkı! Biz ülke olarak çocuklara bu hakları verebildik mi?

İstatistiki veriler çocuklara bu hakların verilemediğini gösteriyor. Aksine giderek de büyüyor.

İnsan Hakları Derneği 2020 Raporuna göre, Türkiye’de son 10 yılda kayıtlara geçmiş 250 bin çocuk cinsel istismara uğramış. Türkiye’de toplam cinsel istismar suçlarının yüzde 46’sı çocuklara karşı işlenmiş.

Çocuk işçiliği ile ilgili olarak devlet kuruluşu TÜİK’in bir raporu var. Çocuk çalıştırmak yasak ama rakam ortada!

2020 yılında Türkiye’de 5-17 yaş arasında 720 bin çocuk işçi varmış ve bu çocukların yüzde 45’i hizmet sektöründe istihdam ediliyormuş, geri kalanı tarım ve sanayide. 2023’de durum nedir bilemiyorum. TÜİK çocukların çalışma nedenlerini de sıralamış.

-İlk neden yüzde 60’1 ile evin geçimine yardımcı olmak. Bu yaş gurubu 5 ile 10 arasında değişiyor, ne acı değil mi? 5 yaşında bir çocuk anne babasına yardım için çalışıyor. Diğer nedenler ise,

-İş öğrenmek, meslek sahibi olmak ve kendi ihtiyaçlarını karşılamak.

Sokakta çalıştırılan çocuk sayısı ise bilinmiyor.

Çocuk çalıştıran işyerlerinin denetimleri yapılıyor mu?

Ah o kahrolası yoksulluk yok mu?

Yoksulluk sınırının 45 bin lira olduğu Türkiye’de yukarıdaki istatistiklerin pozitife geçmesi beklenmemeli. Zira yoksulluk kronik bir hastalık. Çocukların bugün yaşadığı yoksunluk, yarın yoksulluktur.

Yaklaşık iki yıl önce, Antalya’da soğukların ve yağmurların hüküm sürdüğü bir kış günü ayakları çıplak, üşüyen elleri eteğe benzer bir bez parçasının ceplerinde, saçı başı dağınık bir kız çocuğunun köy bakkalının kapısından içeri girdiğini görmüştüm. O kız çocuğu, tezgâha bir lira bırakıp bir yumurta istemişti. Bu yoksulluğu Antalya Ekspres gazetesine yazmış, o çocuğun ailesine Aksu belediyesinden yardım eli uzanmıştı. Ya benim göremediklerim, diğerleri?

Bir Norveç seyahatimde öğrenmiştim. Norveç, her yıl elde ettiği petrol ve doğal gaz gelirlerinin yüzde 10’unu, 30 yıl önce kurduğu Çocuk Fonu’na aktarıyor. Norveçli çocukların bugünü ve yarını güvencede. Devlet okulları ücretsiz, giderler Çocuk Fonu’ndan finanse ediliyor. Acaba biz de çocuklarımız için Eğitim Fonu adı altında bir fon oluşturabilir miyiz?

Buna hiçbir yurtseverin hayır diyeceğini zannetmiyorum.