Antalya'nın batı ilçeleri, tarımsal bereketin yeşerdiği topraklarda, zamanın elinden kaçmayan eşsiz tahıl ambarlarına ev sahipliği yapıyor. Binlerce yıl süren sivil mimari geleneğinin izlerini taşıyan bu ahşap yapılar; Kaş, Finike ve Elmalı ilçelerinde, tarihle dans ederek günümüze uzanıyor.
LİKYA'NIN İZLERİ
Likyalılar, tarih sahnesinden silinip gitmiş olsalar da, tahıl ambarları bu topraklarda medeniyetin izlerini sürdürüyor. Antik kentlerin muazzam yapılarıyla birlikte, Elmalı ve çevresindeki mahallelerde yükselen tahıl ambarları, adeta Likya lahit mezarlarının modern bir yansıması gibi göz kamaştırıyor.
SEDİR VE KATRAN AĞACININ DANSI
Bölgede bol miktarda bulunan sedir ve katran ağacı, tahıl ambarlarının inşasında kullanılan özel malzemelerdir. Bu ağaçlar, Likya'nın gizemli geçmişine saygı göstererek, antik tekniklerle işlenir. Ambarlar, çivilerin kullanılmadığı bir geçme tekniğiyle inşa edilmiştir çünkü çivilerin bulunduğu yerlerde ağacın zamanla kurtlanmasının önüne geçilmek istenmiştir.
DETAYLAR VE ZARAFET
Kadim Şehir Elmalı web sitesindeki bilgilere göre ahşap çiviler, tahıl ambarlarının çatısında ve ön tarafta balkona bağlanan merdivende kullanılmıştır. Ancak bu çiviler de ağaçtan yapılmış, geleneksel zanaatın izlerini taşımıştır. Çivilerin minimal kullanımı, ahşap yapıların dayanıklılığını ve estetik zarafetini koruma amacını taşır.
İÇ İÇE GEÇEN TEKNİĞİN SIRLARI
Tahıl ambarları, iç içe geçen tekniğiyle örülmüş yapılar olarak göze çarpıyor. Bu mimari akıl, ambarların sökülüp başka bir yere taşındığında, yeniden kurulumunun kolaylığını sağlamaktadır. Her bir parça, zamana meydan okuyan bir hikayenin taşıyıcısı olarak, Elmalı'nın topraklarına kök salmıştır.
Elmalı'nın tahıl ambarları, geçmişin birer tanığıdır. Likya'nın yaşayan bir mirası olarak, bu ambarlar yalnızca tahıl depolama yerleri değil, aynı zamanda bir kültürün ve zanaatın yaşayan simgeleridir. Onlar, Antalya'nın batı ilçelerinde, zamana meydan okuyan birer anıt olarak durmaya devam ediyor. Haber/Erendiz ÖZKURT