Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında bu yıl alışılmışın dışında, umut ve şiddetsizliği öne çıkaran bir etkinlik gerçekleştirdi. Tuvaller renklendi, keman sesleri yükseldi, danslarla bahar havası estirildi.
KADINLAR ŞİDDETSİZLİĞİ ÇİZİYOR
“Bu yıl tersinden bir şey yapalım, daha eşit, özgür, şiddetsiz bir yaşamı tarif edelim” diyerek yola çıktıklarını söyleyen KESK, etkinliği “Kadınlar şiddetsizliği çiziyor” temasıyla düzenlediklerini belirtti.
“UMUDUN RESMİNİ ÇİZECEĞİZ”
KESK Sözcüsü Devrim Mol, katılımcıları sevgiyle selamlayarak 25 Kasım’ın tarihsel önemine dikkat çekti:
“25 Kasım, Dominik Cumhuriyeti’nde ‘kelebekler’ olarak bildiğimiz Patria, Minerva ve Maria Teresa Mirabal kardeşlerin diktatörlüğe karşı miras bıraktıkları mücadelenin tarihidir. Bugün biz de her yerde şiddete, eşitsizliğe, ayrımcılığa ve savaşa karşı ortak ses yükseltiyoruz. Şiddetsiz, güvenli bir yaşam; eşitlik, özgürlük, adalet, demokrasi, laiklik ve barış istiyoruz. Umudu omuz omuza birlikte kuruyoruz. Şimdi hep birlikte mutluluğun, umudun resmini çizeceğiz.”
‘KÖRDÜĞÜM ÇALIŞMASI’
Etkinlik kapsamında Nilgün Eroğlu Üstün, şiddetin tanımını yaparak şiddetsizlik eğitimi çerçevesinde kadınlarla “kördüğüm çalışması” gerçekleştirdi. Birbirlerinin ellerini tutarak halka oluşturan kadınlar, karmaşık bir düğümü çözmeye çalışırken ortaya hem eğlenceli hem dayanışma dolu görüntüler çıktı.
NOTALAR YÜKSELDİ
Müzik öğretmeni Duygu Başbağ ise kemanıyla etkinliğe eşlik etti. Yumuşak notalar ortamı sararken, kadınların duygu ve düşüncelerini aktardıkları tuvaller de giderek renklendi. Etkinlik alanından geçen kadınlar da tuvallere iz bırakıp çalışmaya katkı sundu.
Etkinlik, kadınların dayanışma içinde ürettikleri umut dolu eserlerle son buldu. Renklerin, notaların ve ortak mücadelenin buluştuğu buluşma, 25 Kasım’ın yalnızca bir hatırlatma günü değil; kadınların eşit, özgür ve şiddetsiz bir gelecek için birlikte kurdukları güçlü bir çağrı oldu.