ÖZEL HABER

Okullar açıldı, tehlike kapıda

Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla birlikte öğrenciler arasında asitli içecek ve abur cubur tüketimi artışa geçti. Uzmanlar, bu tür gıdaların çocukların diş sağlığı üzerinde ciddi tehdit oluşturduğunu vurguluyor

Okulların açılmasıyla birlikte çocuklarda abur cubur ve asitli içecek tüketimi artarken, uzmanlar bu alışkanlığın diş sağlığı açısından ciddi riskler taşıdığına dikkat çekiyor. Uzman Diş Hekimi Taner Çelikel, özellikle kola ve şekerli gıdaların diş minesini aşındırarak çürükleri hızlandırdığını vurgularken, diş sağlığının yalnızca fırçalamayla değil, doğru beslenme ve düzenli ağız bakımıyla korunabileceğinin altını çiziyor. Eğitim dönemlerinde çocukların tüketim alışkanlıklarının değiştiği bilinirken, diş hekimleri bu süreçte ebeveynlere önemli sorumluluklar düştüğünü belirtiyor.

Çelikel, “Çikolata, asitli içecekler ve abur cubur tarzı hazır gıdalar; çocukların dişlerinde beklenenden çok daha hızlı çürümelere yol açıyor. Bu ürünler, özellikle düzenli tüketildiğinde, çocukların diş yüzeyinde yoğun bir şekilde diş taşı oluşumuna neden oluyor. Bu durum, yalnızca estetik sorunlara değil, aynı zamanda ciddi diş eti hastalıklarına da zemin hazırlıyor. Diş etleri bu tür besinlerle sürekli temas ettikçe iltihaplanmaya, kanamaya ve zamanla diş kaybına kadar giden sorunlara yol açabiliyor” dedi.

‘DİŞLER İÇİN TAM ANLAMIYLA DÜŞMAN’
Kola gibi yüksek asit oranına sahip içeceklerin, diş minesine doğrudan zarar verdiğini söyleyen Çelikel, bu içeceklerin çocukların ağız ve diş sağlığı için büyük bir tehdit oluşturduğunun altını çizdi. Çelikel, “Kola, sadece yüksek şeker içeriğiyle değil, aynı zamanda içerdiği fosforik asit ve sitrik asit gibi maddelerle diş minesini zayıflatarak çürüklere davetiye çıkarır. Bu yüzden kola ve benzeri gazlı içecekler, çocukların dişleri için tam anlamıyla bir düşmandır. Dişlerin yüzeyinde koruyucu tabaka görevi gören mine zamanla erir ve dişler savunmasız hale gelir. Bu da çürüklerin hızla ilerlemesine ve diş eti problemlerinin daha sık görülmesine neden olur” ifadelerini kullandı.

‘KOLA İÇİLECEKSE BİLE TEK SEFERDE TÜKETİLMELİ’
Asitli içecek tüketimiyle ilgili önemli bir noktaya dikkat çeken Çelikel, “Eğer bir kişi günde yarım litre kola içiyorsa, bunu tek seferde tüketmesi, gün boyunca bardak bardak içmesinden daha sağlıklı bir tercih olacaktır. Çünkü kola gibi asitli içecekler sık sık tüketildiğinde, ağız içi pH seviyesi sürekli düşük kalır ve bu durum dişlerin asit saldırısına karşı savunmasız hale gelmesine yol açar. Gün boyu ağızda asidik bir ortamın oluşması, çürük oluşumunu hızlandırır, diş minesini aşındırır ve diş taşı oluşumunu tetikler” dedi.

‘TÜKETİM SONRASI MUTLAKA AĞIZ SU İLE ÇALKALANMALI’
Asitli veya şekerli gıda tüketiminin ardından ağız hijyenine özen gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Çelikel, “Bu tür ürünlerin tüketiminden sonra mutlaka ağız su ile çalkalanmalı. Bu basit işlem bile, ağızda biriken asit ve şeker kalıntılarının etkisini azaltarak dişleri koruyabilir. Ayrıca bu ürünler kesinlikle ağızda uzun süre tutulmamalı, çikolata gibi gıdalar yavaş yavaş çiğnenerek tüketilmemeli. Çünkü bu da şekerin dişlerle daha uzun süre temas etmesine ve zararın artmasına neden olur” şeklinde konuştu.

‘SAĞLIKLI BESLENME ALIŞKANLIĞI KAZANDIRILMALI’
Çocukların ağız ve diş sağlığını korumak için ailelere de büyük görev düştüğünü belirten Çelikel, “Aileler, çocuklarına küçük yaşlardan itibaren sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırmak zorundadır. Özellikle okul dönemlerinde, çocukların abur cubur, şekerli atıştırmalıklar ve gazlı içeceklerden uzak durması sağlanmalı. Çünkü bu dönemde kazanılan alışkanlıklar, ömür boyu sürecek diş sağlığının temelini oluşturur. Diş sağlığını korumak sadece diş fırçalamakla sınırlı değildir. Beslenme düzeni, sıvı tüketimi, düzenli diş kontrolleri ve doğru ağız bakım alışkanlıkları da en az fırçalama kadar önemlidir. Sağlıklı dişler için çocuklar hem bilinçlendirilmeli hem de yönlendirilmelidir” dedi.