Okyanusların derinliklerinde yaşayan ve bilim dünyasının ilgisini çeken sıra dışı canlılardan biri, şeffaf kafası ve özel göz yapısıyla dikkat çeken barreleye balığı. Bilimsel adı Macropinna microstoma olan bu balık, ilk kez 1939 yılında tanımlandı ve derin deniz ekosistemlerinin en ilginç örneklerinden biri olarak kabul ediliyor.
Barreleye balıkları, adından da anlaşılacağı gibi tamamen şeffaf bir kafaya sahip. Boru şeklindeki gözleri yukarıya doğru bakan bu canlılar, adeta bir otomobilin açılır tavanından gökyüzüne bakar gibi hareket ederek karanlık sularda avlarını fark edebiliyor. Bu göz yapısı, balıkların derin okyanuslarda avlarının siluetlerini görebilmelerini sağlayarak hayatta kalmalarına büyük avantaj sağlıyor.
Barreleye balıklarının besinleri genellikle denizanalarının sürüklediği küçük kabuklular ve minik deniz canlılarından oluşuyor. Şeffaf ve sıvıyla dolu kafaları, yalnızca gözlem yeteneğini artırmakla kalmıyor; aynı zamanda denizanalarının yakıcı hücrelerine karşı koruyucu bir kalkan görevi görüyor. Bu özellikleri sayesinde, balıklar derin sularda etkili bir şekilde avlarını izleyebiliyor ve besin ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.
Bu nadir balıklar, özellikle Kuzey Pasifik’te Bering Denizi’nden Japonya’ya ve Baja California’ya kadar uzanan bölgelerde gözlemleniyor. Ancak yüzeye çıkarıldıklarında, kafalarını koruyan sıvı dolu zırhlarının düşük basınç nedeniyle çökmesi sonucu nadiren bilimsel kayıtlara geçebiliyorlar. Bu durum, barreleye balıklarının doğal yaşam alanlarını incelemeyi ve ekosistemdeki yaygınlıklarını tespit etmeyi zorlaştırıyor.
Deniz biyologları, barreleye balıklarının ekosistemdeki rolünü daha iyi anlamak ve derin deniz yaşamını çözümlemek için araştırmalarını sürdürüyor. Şeffaf kafaları, yukarıya bakan gözleri ve benzersiz avlanma yöntemleriyle barreleye balıkları, okyanusların en gizemli ve büyüleyici sakinleri olarak varlıklarını sürdürüyor.