Gazze’deki insanlık dışı ambargoyu kırmak için yola çıkan Sumud Filosu Gazze karasularına yaklaştı. Ancak beklendiği gibi İsrail donanması filoyu durdurmak için çaba harcamaya devam ediyor. Yer yer saldırılarda da bulunan İsrail donanmasına karşı, içlerinde 58 Türk vatandaşının da olduğu filoya destek için Antalya’da bulunan Muratpaşa Camii’nde bir etkinlik düzenlendi. Antalya Kudüs Platformu’nun düzenlediği etkinliğe Nazif Fethi Yalçınkaya başta olmak üzere çok sayıda vatandaş katıldı.
VİCDAN SAHİBİ İNSANLAR
Etkinlikte konuşan il müftüsü Yalçınkaya, “2 yıldır zulüm gören insanlara yardım için her türlü zorluğu ve sonucu göze alanlar için dua ediyoruz. Kur’an-ı Kerim’de ‘Duanız olmasa Rabbiniz size değer versin’ buyurulur. O yüzden dua ederek onların yanında olmak istiyoruz. Sumud filosundaki kardeşlerimiz vicdan sahibi insanlar; dünyanın en büyük gücü olarak kendini gören İsraillilere karşı koymak için yola çıktılar. Karınca misali zulme engel olalım diye yola çıktılar. Bir insan zulmü görüp zulme engel olmaya çalışmazsa o zulüm sessiz kalana da dokunur. İnsanlara bu kadar zulüm görürken bu kadar çağ dışı yaşarken biz rahatsız olmuyorsak manevi bir kanser olmuşuz demektir. Ruhani sağlığımız ve imanımız alarm veriyor demektir” dedi.
‘KARDEŞLİK HUKUKUNA DİKKAT ETMİYORUZ’
Kardeşlik ve sevgiye vurgu yapan Yalçınkaya, “İsrail’in gösterdiği zulüm karşısında aciz duruma düşmemizin sebebi Müslümanların kardeş olmaması, kardeşlik hukukuna hürmet etmemesi ve birbirine düşmesidir; birbirinin kuyusunu kazması, birbirini haset etmesidir. Asli olanı unutuyoruz. Birimizin bir hatası olunca yaptığı 99 iyiliği unutuyoruz. Namaz nasıl farzsa, İslam inancı gereği birbirimizi sevmemiz de farzdır. Bizi önce kavmiyetimizle ayırdılar: Türk’tür, Kürt’tür, Acem’dir, Laz’dır diye etnik unsurlara böldüler; bilinçli yapıldı. Tabii ki insanlar kendi mensup olduğu ırkı daha çok severler ancak ‘benim ırkım üstündür’ dediği an işte bozuluyor, sonra bu duruma geliyoruz” ifadelerini kullandı.
SESSİZ KALMAYACAĞIZ
Yalçınkaya, “Haz çağında, hız çağında kendimizi unuttuk; haz, hız ve hırs sahibi olduk. Bu sefer de cesaretimiz ve direncimiz zayıfladı. Bir avuç Yahudi, 2 milyar insan İslam aleminin gözü önünde kardeşlerimize istedikleri zulümleri yapıyorlar. Kendilerini üstün bir ırk olarak görüyorlar; diğer insanların onlara hizmet etmek için varmış gibi inanıyorlar. Çünkü kendi kitaplarını tahrif etmişler; böyle olunca insanları öldürmek onların vicdanını karartmıyor. Bu durumda biz ne yapacağız? Biz de onların zulümlerine sessiz kalmayacağız. Çünkü sessiz kalırsak o zulüm gelir bizi de bulur; ümumî kaygıyla korkacağız ve buna göre tepki göstereceğiz. İşte en azından kalben buğz ediyoruz ve dua ediyoruz; bu filosundaki kardeşlerimize dualar ediyoruz. Böylece en azından yürek acımızı, yürek sızımızı telkinle dağıtabileceğiz. En azından sesimizi duyurmuş olacağız” ifadelerini kullandı.
‘HER TÜRLÜ KAZANMIŞ OLACAĞIZ’
Etkinlikte Sumud Filosu’nda yer alan bir Türk vatandaş ile de canlı bağlantı gerçekleştirildi. Filodaki vatandaş, “Siyonist işgal evleri için kaybet kaybetten başka, bizim açımızdan da kazançtan başka bir sonuç yok. Onlar müdahale etseler de kaybedecekler; kaybetmeye mahkûmdurlar. Bütün dünya onların maskesinin düştüğünü görecek. Biz de Gazze’ye erişsek de erişemezsek de kazanacağız. Çünkü Gazze’nin sesini duyurmuş olduk. 16 gündür türlü sıkıntılar ile bu yolculuğu çekiyoruz. Ancak ne bedel ödersek ödeyelim, Gazze’nin ödediği bedellerle kıyaslanamaz. Bütün Türkiye’ye siyonizmi protesto etmelerini, Amerika’nın büyükelçilikleri başta olmak üzere meydanları doldurmalarını rica ediyorum. Hep birlikte Gazze’nin sesi olalım” dedi.
