Çanakkale’nin batısında, Kaz Dağları’nın kuzey yamaçlarında konumlanan Bayramiç, binlerce yıllık geçmişiyle antik bir yerleşim. Bölge, antik çağda Troas adıyla bilinen yerleşimin parçası olarak tarih sahnesinde yer aldı. Homeros’un İlyada destanında adı geçen İda Dağı’nın eteklerinde kurulu olan Bayramiç, hem mitolojik hem de stratejik önemiyle biliniyor. Tarih boyunca Roma ve Bizans dönemlerinde kırsal bir üretim merkezi olan Bayramiç, özellikle zeytin, üzüm ve tahıl tarımıyla ekonomisini güçlendirdi.
Osmanlı döneminde ise 15. yüzyıldan itibaren kaza merkezi olarak önem kazandı. Osmanlı arşivlerinde Bayramiç, kervan yolları üzerindeki pazarları ve ticaret alanlarıyla anılıyor. Cumhuriyet döneminde de gelişimini sürdüren Bayramiç, özellikle tarım ürünleri ve yayla turizmiyle bölgenin ekonomik can damarlarından biri oldu. Kaz Dağları’nda yetişen Bayramiç beyazı nektarı, elma ve zeytin başta olmak üzere pek çok ürün ilçenin adını duyuruyor.
PEKİ, BAYRAMİÇ İSMİ NEREDEN GELİYOR?
Bayramiç isminin kökeniyle ilgili pek çok rivayet ve akademik görüş bulunuyor. En yaygın kabul gören anlatı, Osmanlı döneminde bölgeye hükmeden ya da burada görev yapan ‘Bayram Bey’ adlı önemli bir yöneticinin adından türediği yönünde. Halk arasında ‘Bayram Bey’in içi’ ya da ‘Bayram içi’ olarak anılan bu yerleşim, zamanla telaffuz kolaylığı nedeniyle ‘Bayramiç’ şekline dönüştü. Diğer bir görüş ise Bayramiç adının çok daha eski dönemlere, bölgenin antik ve orta çağ yerleşimlerine dayandığını öne sürüyor. Bu görüşe göre isim, eski yerel dillerde ya da halk arasında kullanılan bir yer adının Türkçeleştirilmiş hali olabilir. Kaz Dağları ve çevresindeki çeşitli köy ve ilçelerde benzer yapıda isimlendirmeler görüldüğü için Bayramiç’in adı, bölgedeki kültürel katmanların bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
