Peki, sürekli deprem oluyor gibi sallanmak ve hissetmek neden oluyor? İşte uzmanından önemli açıklamalar...
Antalya Yaşam Hastanesi Psikoloğu Uzm. Anıl Yıldız, artan depremlerin ruhsal etkilerine dikkat çekerek, deprem sonrası yaşanan bu tür psikolojik durumların nedenlerini ve bunlarla başa çıkmanın yollarını açıkladı.
Depremler sonrası kaygı ve korkunun arttığını ve bunun bireylerde nasıl travmatik etkiler yaratabileceğini vurgulayan Yıldız, “Son dönemde yaşanan Maraş depremi ve İstanbul depremi, birçok insanı depremi yeniden hatırlatan anlar oldu. Depremler sık yaşanmadığı için unutulsa da, her an yeniden yaşanması olasılığı hepimizin zihninde bir yerde yer etmelidir. Deprem gerçeği, hiç unutulmaması gereken bir durumdur” dedi.
DEPREM KORKUSU VE TRAVMANIN ARTAN ETKİSİ
Deprem sonrası yaşanan korku ve kaygı duygusunun zamanla arttığını belirten Yıldız, “Bazı kişiler ilk defa depremle karşılaştığı için korku hissedebilirken, daha önce depreme maruz kalanlar, aynı travmayı tekrar yaşama korkusu taşıyorlar. Deprem, büyük bir travma kaynağı olabilir ve bu travma, kişinin ruhsal sağlığını derinden etkileyebilir. Depremde yakınlarını kaybeden ya da kendisi ciddi zorluklar yaşayanlar bu durumu ağır bir travma olarak değerlendiriyor” diye konuştu.
HAYALET DEPREM NEDİR?
Deprem sonrası sıkça karşılaşılan ‘hayalet deprem’ hissini açıklayan Uzm. Yıldız şu ifadelere yer verdi; “Hayalet deprem, aslında fiziksel olarak bir deprem olmamasına rağmen, kişinin sanki yer sarsılıyormuş gibi hissetmesidir. Bu durumun birden fazla yaygın nedeni olabilir. İlk olarak, anksiyete ve stresin tetiklediği durumlar ön plana çıkıyor. Özellikle büyük bir depremden sonra, vücut sürekli tetikte kalabilir ve kişi en ufak titreşimde bile deprem oluyormuş gibi hissedebilir. Beyin, daha önce yaşanmış bir depremi hatırlayarak, vücutta fiziksel bir tepki oluşturabilir. Ayrıca, mikro depremler gibi çok hafif sarsıntılar dahi hassas kişiler tarafından algılanıp korkuya yol açabilir.”
HAYALET DEPREM HİSSİ İLE BAŞA ÇIKMANIN YOLLARI
Hayalet deprem hissiyle başa çıkmak için Uzm. Anıl Yıldız, çeşitli yöntemler öneriyor. Yıldız, deprem hissiyle karşılaşıldığında yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı:
*Gerçekliği Kontrol Etme: Sarsıntı hissi geldiğinde, çevredeki nesnelere bakarak ya da sabit bir cisme dokunarak gerçekten bir sarsıntı olup olmadığını test edin. Bu, zihinsel rahatlama sağlayacaktır.
*Deprem Bildirimi Uygulamaları Kullanma: Telefonunuza deprem bildirimi uygulamaları kurarak, gerçekten bir deprem olup olmadığını kontrol edin. Bu uygulamalar, paniğinizi yatıştırmanıza yardımcı olabilir.
*Derin Nefes Egzersizleri: Derin ve yavaş nefes alıp verme egzersizleri (örneğin, 4 saniye nefes al, 4 saniye tut, 4 saniyede ver) sinir sistemini sakinleştirir ve kaygıyı azaltır.
*Bedensel Farkındalık Çalışmaları: Kasları sıkıp bırakma gibi bedensel farkındalık çalışmaları, psikosomatik belirtileri azaltabilir ve kişiye rahatlama hissi verebilir.
*İçsel Kontrol Listesi Oluşturma: ‘Şu anda gerçekten deprem oluyor mu, yoksa kaygım mı tetiklendi?’ diye kendinize sorarak içsel bir kontrol listesi oluşturun. Bu, paniğinizi yatıştırabilir.
*Olumlu Düşünme: Felaket senaryolarına kapıldığınızı fark ettiğinizde, bu düşünceleri yeniden çerçevelemeye çalışın. Örneğin, “Evet, deprem olabilir ama şu an güvenli bir yerdeyim ve hazırlıklıyım” diyerek daha olumlu bir bakış açısı geliştirebilirsiniz.
PROFESYONEL DESTEK ALMAK ÖNEMLİ
Depremler sonrası yaşanan kaygı ve stresin, hayalet deprem hissi gibi olumsuz etkilerle başa çıkabilmek için profesyonel destek almanın önemine dikkat çeken Yıldız, “Böyle bir travmatik deneyim yaşanmışsa, profesyonel yardım almak oldukça önemlidir. Özellikle büyük depremleri doğrudan veya dolaylı olarak yaşamış kişilerde anksiyete bozukluğu ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi rahatsızlıkların gelişmesi oldukça yaygındır. Bu tür duygusal etkilerle başa çıkabilmek, hayat kalitesini korumak ve kaygıyı azaltmak için profesyonel destek almak çok önemlidir. Depremler sadece fiziksel değil, ruhsal olarak da izler bırakabilir ve bu etkiler doğru adımlarla yönetilebilir” dedi.