Güneşin sıcak ışıklarıyla aydınlanan Antalya'nın topraklarında, umut dolu bir sabah doğdu Özlenen Özkan. Doğduğu günden itibaren, hayatı tıp bilimine adanmış bir kaderle bezeliydi. Yıllar içinde o, bir doktor olmakla kalmadı, aynı zamanda cesaretiyle ve bilgisiyle öne çıkan bir insan haline geldi.
YILLARIN DENEYİMİ
1978 yılında Antalya'nın sıcak kucaklarına düşen ilk nefeslerinden biri olan Prof. Dr. Özlenen Özkan, tıp alanındaki yıllarını titizlikle geçirdi. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan sonra uzmanlık eğitimini tamamladı ve plastik cerrahi alanında kendini geliştirdi. 2010 yılında doçentlik ve ardından 2018’de profesörlük unvanlarını alarak, akademik kariyerinde yükselişe geçti.
LİDERLİK YOLCULUĞU
Ancak Özkan'ın sıradan bir doktor olmadığı belliydi. 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Akdeniz Üniversitesi'nin ilk kadın rektörü olarak atanmasıyla, tıp camiasında yeni bir dönem başladı. Bu atama, aynı zamanda eğitim ve bilimin kadın eliyle daha da ileriye taşınabileceğini gösteriyordu.
BİLİMSEL İLHAM
Özkan sadece bir akademisyen ve yönetici değil, aynı zamanda cesur bir bilim insanıydı. Türkiye'nin ilk yüz ve çift kol nakli gibi çığır açan cerrahi operasyonlarda yer alması, onun cesaretini ve yeteneğini kanıtlamıştı. Dünyanın dört bir yanındaki bilimsel toplantılarda konuşmacı olarak görev alması ise, bilgi ve deneyimlerini paylaşmaktaki isteğini gösteriyordu.
YENİ BİR UMUDUN IŞIĞI
2020 yılının karanlık günlerinde, dünyayı kasıp kavuran bir salgın geldi: COVID-19. 2020 yılının Kasım ayında, Çin tarafından geliştirilen COVID-19'a karşı inaktif aşının Faz-3 çalışmaları başladığında, Prof. Dr. Özlenen Özkan ilk gönüllü olarak elini kaldırdı.
Prof. Dr. Özlenen Özkan'ın hikayesi, yalnızca bir doktorun değil, bir liderin ve bilim insanının yolculuğudur. Cesareti, bilgisi ve kararlılığı, kendi başarısı için değil, toplumun refahı ve ilerlemesi için de bir ilham kaynağıdır.
