SOSYAL MEDYA BEĞENİ DEĞİL, KAYGI ÜRETİYOR
Antik çağlardan bu yana insanların beğenilme arzusu içinde olduğunu belirten Dr. Çobadak, bu dürtünün artık sağlıksız bir düzeye ulaştığını söyledi. Özellikle sosyal medyada bir fotoğrafın kaç kişi tarafından beğenildiği ya da kimlerin beğenmediği gibi detayların öne çıkmasının, bireylerde ‘beğenilmeme’ kaygısını körüklediğini belirtti.
Bu durumun özellikle ergenlik dönemindeki gençleri etkilediğine dikkat çeken Çobadak, “Beğenilme arzusunun yüksek olduğu bu yaş grubunda, sosyal medyada maruz kalınan dış görünüş odaklı içerikler beden algı bozukluklarını artırabiliyor, depresif ruh halini tetikleyebiliyor” dedi.
GÜZELLİK BİR SEKTÖR HALİNE GELDİ
Dr. Çobadak’a göre günümüzde belli bir kiloya, burun şekline ya da dudak formuna dönüşen güzellik anlayışının belirleyicisi artık bireyin kendisi değil. Moda, sosyal medya ve özellikle estetik sektörünün yön verdiği bu algı, ciddi bir ticari faaliyet olarak kurgulanıyor.
Dr. Çobadak, “Sorun şu ki, bu sektörün ayakta kalabilmesi için sürekli müşteri yaratması gerekiyor. Bu da reklamlarla, paylaşımlarla belli vücut ölçülerinin ideal olarak sunulmasına neden oluyor. Bunun sonucunda, bu kalıplara uymayan bireyler kendilerini yetersiz ya da çirkin hissedebiliyor” diyerek dayatılan güzellik kriterlerinin psikolojik yükünü vurguladı.
YEME BOZUKLUKLARINDA ARTIŞ VAR
Güzellik algısının özellikle yeme bozukluklarına zemin hazırladığına dikkat çeken Çobadak, “Son zamanlarda anoreksiya nervoza vakalarında artış gözleniyor. Elbette bu hastalığın sebebi sadece sosyal medya değil. Ancak kilo, vücut ölçüleri gibi detayların sıkça paylaşılması, risk altındaki bireylerde bu hastalıkların tetiklenmesine neden olabiliyor” dedi.
Anoreksiya nervozanın karmaşık bir hastalık olduğunu belirten Çobadak, “Beden algısıyla ilgili sorunlar genellikle geç fark edilir. Bu yüzden erken destek almak, hatta yaşam kurtarıcı olabilir” diye konuştu.
BEĞENİLMEME KORKUSU İNSANLARI YALNIZLAŞTIRIYOR
Güzellik algısının yalnızca fiziksel değil, sosyal etkilerinin de olduğunu vurgulayan Çobadak, “Beğenilmeyeceğim, eleştirileceğim” kaygısının özellikle ergenlerde ve genç yetişkinlerde sosyal izolasyona yol açabileceğini belirtti. Bu durumun uzun vadede özgüven kaybına ve sosyal fobilere neden olabileceği konusunda uyardı.
ESTETİK ÖNCESİ PSİKİYATRİK DEĞERLENDİRME ŞART
Dr. Çobadak, son olarak estetik operasyonlara da değinerek, “Estetik işlem yaptırmak isteyen bazı kişilerde aslında görünürde bir problem olmasa da, bedeniyle ilgili algı sorunları olabilir. Bu nedenle önemli işlemlerden önce mutlaka psikiyatrik bir değerlendirme yapılması gerekir” dedi.