Antalya Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberinde göre; 2024-2025 eğitim ve öğretim yılı bugün karne dağıtımı ile sona eriyor. Antalya’da 1709 okulda, 22 bin 21 derslikte görev yapan 36 bin öğretmen ve açık öğretimle birlikte toplam 511 bin 183 öğrenci yaz tatiline başlıyor. 2024-2025 eğitim ve öğretim yılının yine sorunlarla tamamlandığını belirten Veli-Der Antalya Şube Başkanı Tülin Koç, devlet okullarında tüm çocuklara ücretsiz öğle yemeği verilmemesi sonucu ekonomik kriz ortamında öğrencilerin açlıkla yüz yüze bırakıldığını söyledi. Devletin çocuklara ücretsiz öğle yemeği sağlamasının bir hak olduğunu vurgulayan Veli-Der Şube Başkanı Tülin Koç, “Ekonomik sıkıntıların giderek derinleştiği bir dönemde birçok çocuk okula aç geldi. Beslenme çantası boş olan çocuklarımız eğitimde eşit olamadı” dedi.
AÇLIK, EĞİTİMDE EŞİTLİĞİ ENGELLİYOR
Yoksulluk sınırının altında yaşayan ailelerin sayısının her geçen gün arttığı bir ortamda, devlet okullarında çocuklara sıcak öğle yemeği sunulması talebi daha da acil hale geliyor. Eğitim sendikaları ve veli dernekleri, yalnızca akademik başarı değil temel insani gereksinimlerin de karşılanmasının, kamusal eğitimin ayrılmaz bir parçası olduğunu savunuyor.
Ailelerin geçim derdi büyüdükçe çocukların eğitim hakkının da zarar gördüğünü belirten Veli-Der Antalya Şube Başkanı Tülin Koç, günlük beslenme ihtiyacını dahi karşılayamayan öğrencilerin sınıf içi başarılarının düştüğünü ifade ederek, “Bugün birçok çocuk okula sabah kahvaltısı yapmadan geliyor. Öğle yemeği olmadığı için de aç karnına ders dinlemek zorunda kalıyor. Bu koşullar altında hangi çocuk eşit bir eğitim alabilir? Kamusal eğitimin bir parçası olarak her öğrenciye ücretsiz öğle yemeği sağlanmalıdır” dedi. Bazı okullarda çocukların beslenme saatinde sessizleştiğini çünkü yiyecekleri bir şey olmadığı için utandıklarını dile getiren Koç, “Öğrencilerin çoğunun çantasında ya sadece bir dilim ekmek ya da hiçbir şey yok. Bu tablo bizleri derinden yaralıyor. Devletin sorumluluğu sadece bina açmak değil çocuklara insanca bir eğitim ortamı sunmaktır. Öğle yemeği hizmeti, lütuf değil, anayasal bir hak olarak sunulmalıdır” ifadelerine yer verdi.
