Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği tarafından düzenlenen 31. Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Kongresi, 26 Kasım’da Antalya’da başladı. 30 Kasım’a kadar sürecek kongrede anafilaksi, erken farkındalık, acil müdahale ve Avrupa’daki kalite standartları öne çıkan başlıklar arasında yer aldı. Bu yılın teması ise “Alerji ve İmmünoloji: Bilimle Güçlenen Gelecek” oldu.
“ÖLÜMCÜL ACİL BİR DURUM”
Dernek Anafilaksi Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Ferhan Özşeker, anafilaksinin her yaşta görülebilen, hızlı ilerleyen ve ölümcül olabilen bir acil durum olduğuna dikkat çekti.
Özşeker, Türkiye’de anafilaksi belirtilerinin sıklıkla gözden kaçtığını söyleyerek şu uyarılarda bulundu:
“Geçen yıl Türkiye’nin tanınmış iş insanlarından biri, arı sokması nedeniyle adrenalin müdahalesi geciktiği için hayatını kaybetti. ‘Geri döner’ düşüncesiyle gecikilen adrenalin uygulaması ölümcül olabiliyor. Kalp hastası diye çekiniliyor, ancak hastayı kaybetmekten daha kötü bir ihtimal yok. Türkiye’de ayrıca kombine ilaç kullanımından ve komşudan ilaç alma alışkanlığından vazgeçmek gerekiyor.”
Özşeker, AVM’ler, okullar, havalimanları ve tüm ambulanslarda adrenalin oto-enjektörü bulundurulmasının yaşamsal önem taşıdığını vurguladı.
21 KASIM ARTIK ANAFİLAKSİ FARKINDALIK GÜNÜ
Avrupa Alerji ve Klinik İmmünoloji Akademisi (EAACI) Başkanı Maria Torres, Avrupa genelinde anafilaksi farkındalığını yükseltmek için büyük bir inisiyatif başlattıklarını ve 21 Kasım’ın Anafilaksi Farkındalık Günü ilan edildiğini açıkladı.
Torres, gıda, ilaç ve böcek sokmalarının anafilaksinin en önemli tetikleyicileri olduğunu hatırlatarak:
“Ana müdahale adrenalindir. Hastaneye ulaşmadan önce uygulanması hayat kurtarır” dedi.
HER YIL 5 BİN KİŞİ ANAFİLAKSİ NEDENİYLE HAYATINI KAYBEDİYOR
EAACI Hasta Dernekleri Komitesi Başkanı Özlem Ceylan, bir yıl önce başlattıkları farkındalık kampanyasında medya haberlerinden derledikleri verilere göre Avrupa’da her yıl yaklaşık 5 bin kişinin anafilaksiden öldüğünü belirlediklerini söyledi.
TÜRKİYE'DEN ÜÇ ÜNİVERSİTE AVRUPA AKREDİTASYONU ALDI
EAACI Yönetim Kurulu (EXCOM) ve Biyolojikler Çalışma Grubu üyesi Dr. Gülfem Çelik, Avrupa’daki kalite standartlarını karşılayan merkezlerin “büyük veri” oluşturabildiğini, Türkiye’de ise güçlü çalışmalar yapılmasına rağmen kurumların daha da bütünleşmesi gerektiğini ifade etti.
Çelik, EAACI’nın kalite sistemi içinde yer alan Center of Excellence ve Advanced Research Center gibi programların önemine vurgu yaparak, Türkiye’den Hacettepe, Marmara ve Koç Üniversitesi’nin bu akreditasyonları almasının gurur verici olduğunu söyledi.
Kongrede ayrıca, 2026 yılında Türkiye’de düzenlenecek olan EAACI Uluslararası Alerji ve Klinik İmmünoloji Kongresi’nin hazırlıklarına ilişkin bilgiler de paylaşıldı.
