Asgari Ücret Tespit Komisyonu, işçi temsilcisi olmadan toplantılarını sürdürürken işçi kesiminden dikkat çeken bir talep geldi. DİSK Akdeniz Bölge Temsilcisi ve Genel-İş Antalya Şube Başkanı Vedat Küçük, iktidar kanadı tarafından ekonominin büyümeye devam ettiğinin ifade edildiğini belirterek, “O halde asgari ücret kişi başına düşen milli gelire endekslenmelidir” dedi.

ALIM GÜCÜ DÜŞÜŞÜ SÜRÜYOR
Başkan Vedat Küçük, “Hayat pahalılığı karşısında ücretlerimiz eriyor, alım gücümüz her gün daha da düşüyor. Ücret artışları, TÜİK’in açıkladığı ama kimsenin inanmadığı resmi enflasyonun bile altında kalıyor. Bugün ülkemizin en büyük sorunu bölüşüm sorunudur. Bu düzenin bütün çarkları zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmak için dönüyor. Bizler örgütlü işçiler olarak örgütleniyor, mücadele ediyor, haklarımızı söke söke alıyoruz. Ama ne oluyor? Hayat pahalılığı karşısında ücretlerimiz eriyor, alım gücümüz her gün daha da düşüyor” dedi.

TÜM ÜCRETLERİ ETKİLİYOR
Asgari ücretin tüm ücretleri etkilediğine dikkat çeken Küçük, “Şimdi önümüzde asgari ücret gündemi var. Ülkemizde işçilerin büyük bölümü asgari ücret civarında ücret alıyor. Evet, biz örgütlü işçiler asgari ücret almıyoruz. Ama biliyoruz ki asgari ücret tüm ücretleri belirliyor, tüm toplu sözleşmeleri etkiliyor” ifadelerini kullandı.

RAKAMLARLA ANLATTI
“Asgari ücret açlık sınırının dahi altında kaldı” diyen Vedat Küçük, “Açlık sınırı 30 bin liraya dayandı, yoksulluk sınırı 90 bin lirayı çoktan geçti ama asgari ücret 22 bin 104 lira. Üstelik asgari ücretin 11 aylık kaybı 6 bin 574 liraya ulaştı. Enflasyonla her gün eriyen asgari ücretin bugün alım gücü 16 bin liraya gerilemiş durumda. 2025’te yapılan asgari ücret artışı, 2024’te yaşanan kayıpları bile telafi etmedi; yüzde 15 geride kaldı. Üzerine yüksek seyreden 2025 enflasyonu ile asgari ücret eridi gitti” dedi.

Küçük, “Ülkeyi yönetenler yüksek enflasyona rağmen yıl boyunca asgari ücreti artırmadı. Bugün bir ailede anne, baba ve iki çocuk çalışsa bile eve giren gelir yoksulluk sınırının altında kalıyor” diye konuştu.


İktidarın konuya yaklaşımını da eleştiren Küçük, “Ülkeyi yönetenler hep aynı masalı anlatıyor: ‘Düşük ücret alırsanız enflasyon düşer’ diyorlar. Ama gerçekte yaşanan farklı. Hükümet enflasyonu değil, ücretleri düşürüyor. Adaletsiz vergi sistemiyle vergi yükü işçilerin, emekçilerin, emeklilerin ve dar gelirlilerin sırtına yıkılıyor” ifadelerini kullandı.

VERGİDE ADETSİZLİK VURGUSU
Vergi adaletsizliğine dikkat çeken Küçük, “Biz işçiler sanki zengin olmuşuz gibi yılın ortasında bir üst vergi dilimine geçiyoruz, patronlardan bile fazla vergi ödüyoruz. Enflasyon ile vergi ve kesintilerin yıl boyunca işçi ücretlerine toplam faturası 2 trilyon TL’yi buldu. Yaklaşık 2 trilyon lira bizlerin cebinden alındı, patronlara ve iktidara aktarıldı. Gelirde adaletsizlik, vergide adaletsizlik, ülkede adaletsizlik aynı anda canımızı yakıyor. Türkiye işçi sınıfı bunu hak etmiyor” dedi.

‘YÜZDE 60’I KADAR OLMALI’
“Asgari ücret resmi enflasyona hapsedilemez” diyen Vedat Küçük, şunları söyledi: “Asgari ücret işçinin ailesiyle birlikte geçineceği bir ücret olmalıdır. Madem ekonomi büyüyor, asgari ücret kişi başına milli gelirin yüzde 60’ından az olmamalıdır. En düşük emekli aylığı asgari ücret düzeyine yükseltilmeli, tüm emekli aylıkları da bu oranda artırılmalıdır. Ülkemizin asgari ücretliler ülkesi olmaktan kurtulması için sendikalaşma, toplu sözleşme ve grev hakkımızın önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınan adaletli bir vergi sistemi kurulmalıdır. Ayrıca yıl içerisinde ücretlerimizin azalmasına neden olan vergi dilimleri yükseltilmeli, asgari ücret sonrası ilk vergi dilimine uygulanan oran yüzde 10’a düşürülmelidir.”

YÜRÜYÜŞE DAVET
Başkan Vedat Küçük sözlerini şöyle tamamladı: “Kısacası insanca yaşamak istiyoruz. İnsanca yaşamak için gelirde adalet, vergide adalet, ülkede adalet istiyoruz. Konfederasyonumuzun bu taleplerle 21 Aralık’ta İstanbul’dan başlayıp 23 Aralık’ta Ankara’da sona erecek yürüyüşüne tüm işçilerin, emekçilerin, emeklilerin, sendikalı-sendikasız tüm sınıf kardeşlerimizin destek vereceğine inanıyoruz.”

Muhabir: Ayşe Okan Sarıca