17 Ekim Astsubaylar Günü’nde Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) Başkanı Sinan Hendek, emekli astsubayların yaşadığı sorunlara dikkat çekti. Hendek, uzun yıllar Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev yapmış astsubayların ve ailelerinin kaderlerine terk edildiğini belirterek, “Bu cennet vatanımızın kurucu önderi ve ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, geçmişten günümüze kadar vatanı için canını ortaya koymuş tüm şehitlerimiz ve gazilerimiz için kalbimin en derin köşelerinden gelen en samimi şükran ve minnet duygularımı ifade etmek isterim. Onların cesaretleri, dirayetleri, kararlı duruşları ve emsalsiz vatan sevgileri sayesinde bu şanlı tarih yazılmıştır ve bizler her zaman onları saygıyla anıyoruz” dedi.
ASTSUBAYLIK: ÖZVERİ VE FEDAKARLIK MESLEĞİ
Astsubaylığın sadece bir meslek olmadığını, aynı zamanda büyük bir özveri ve fedakarlık gerektirdiğini vurgulayan Hendek, “Astsubaylık, sadece askerlik bilgisiyle sınırlı bir meslek değildir. Bizler, aynı zamanda teknik bilgi ve becerilerle donatılmış, teknolojiyi etkin kullanabilen ve dünya çapındaki gelişmeleri yakından takip eden birer profesyoneliz. Astsubay okullarının akademik seviyesi meslek yüksekokulu düzeyinde olmasına rağmen, aktif görevdeki astsubayların yüzde 95’i ve emekli olanların yüzde 70’i fakülte mezunudur. Bu da gösteriyor ki bizler sadece asker değil, aynı zamanda donanımlı teknik uzmanlarız” ifadelerini kullandı.
HUDUTLARDA VE OPERASYONLARDA KRİTİK GÖREVLER
Türkiye’nin farklı bölgelerinde, kara, hava ve deniz kuvvetlerinde görev yapan astsubayların kritik görevlerde bulunduğunu belirten Hendek, “Bizler, radar sistemlerinden denizaltılara kadar çok farklı alanlarda ülkemizin güvenliği için çalışıyoruz. Tarih boyunca Çanakkale’den Kıbrıs’a, çeşitli askeri operasyonlara kadar, astsubaylarımız vatanı için cesaretle ve fedakarlıkla görev yapmıştır. Astsubaylık yalnızca savaş alanında değil, iç güvenlik, doğal afet ve kriz durumlarında da ülke için vazgeçilmez bir misyondur. Bizler her koşulda görevimizi en iyi şekilde yapmaya devam ediyoruz” dedi.
TEMAD’IN MİSYONU VE HAK TALEPLERİ
40 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren TEMAD’ın misyonunu anlatan Hendek, emekli astsubayların hakları konusunda şunları söyledi: “Bizler, görevdeyken sunduğumuz özverinin karşılığını alabilmek istiyoruz. Maaşlarımızda yıllık rutin artışların yanı sıra sürekli bir tazminat göstergesiyle iyileştirme yapılması artık kaçınılmazdır. Bu talep, bizler için bir iyilik değil, hak ettiğimiz, insana yakışır bir gelir talebidir. Milli Savunma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı’nın bu konuyu daha fazla sürüncemede bırakmamasını istiyoruz. Devletimize ve milletimize olan hizmetlerimizin karşılığında adil bir yaşam standardı talep etmek en doğal hakkımızdır.”
KAHRAMANLIK ÖRNEKLERİ
Tarih boyunca astsubayların gösterdiği fedakarlık örneklerini de aktaran Hendek, “Çanakkale Boğazı’nda batan Dumlupınar denizaltısında, 22 mürettebatımızla birlikte kurtulmayı beklerken telsiz konuşmasında durumun kritik olduğunu anlayan astsubaylarımız, son bir selam göndererek ‘Vatan sağolsun, biz görevimizi tamamladık ve milletimizin güvenliği için elimizden gelen her şeyi yaptık’ diyerek örnek bir fedakarlık göstermişlerdir. Kıbrıs Savaşı’nda ise Bayram Gümüş adlı astsubayımız, bulunduğu tepeye kurduğu telsiz sistemiyle düşman birliklerinin hareketlerini karargaha iletmeye devam etmiş, etrafı sarıldığında terk etme emri verilmesine rağmen görevine sadık kalmış ve en sonunda kendi uçaklarımızın bulunduğu noktayı bombalamasını talep ederek görevini tamamlamıştır. Bu, astsubayların ne kadar kritik bir görev üstlendiğini ve vatan için ne kadar kararlı olduklarını gösteren bir örnektir” dedi.
Başkan Hendek sözlerini şöyle noktaladı: “Bizler, ordumuzun her zaman ön saflarında görev almış, canımızı, sağlığımızı ve ailemizden ayrı kalarak görev yapmış bir milletin evlatlarıyız. Bu fedakarlık ve özverinin karşılığında hak ettiğimiz yaşam standardını talep ediyoruz. Artık maaşlarımızda ve tazminatlarımızda adil düzenlemeler yapılmalı, emekli astsubaylar ve görevdeki astsubaylar hak ettikleri değeri görmelidir.”