AKDENİZ Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, artan denizanaları hakkında bilgi verdi. Artan denizanalarının nedenini açıklayan Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Bu dönem İsrail, Lübnan, Suriye, Mısır, bizim İskenderun Körfezi gibi Doğu Akdeniz'de şu an denizanaları akıntılarla açığımızda batıya doğru sürükleniyor. Bu sürüklenen denizanalarının bazıları yani ana akıntıdan çıkanların bazıları körfez içine girdi. Çoğunlukla körfez içinde sürüklenir denizanaları. Ama açıkta daha çok denizanası mevcut, şu anda açığımızdan geçiyorlar” dedi.
‘TEMASTAN KAÇININ’
Denizanası türünün tehlikesinden ve temasından kaçınılması gerektiğinden bahseden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Çok büyük bir denizanası, Rhopilema nomadica dediğimiz, kelime anlamına da bakarsak serbest dolaşan anlamına gelen bir denizanası türü. Bunlar Kızıl Deniz'den geçen ve Akdeniz'e giren Rhopilema nomadica'nın bireyleri. Çok büyük beyaz, iri bireyler. Bu denizanasını gören vatandaşlarımızın temastan kaçınması gerekiyor” uyarısında bulundu. Temas durumunda ortaya çıkacak sonuçlara yer veren Prof. Dr. Gökoğlu, “Avuç içleri, ayakaltları, kıyafetinizi giydiğinizde güneş gören bölgeleri diğer bölgelere göre daha dayanıklıdır. Vücutta elbise altında kalan yerlere temas ederse su toplama, döküntü, kaşıntı ve adeta yanmış gibi ciltte hasarlar bırakabilir. Böyle bir durumda bu tür durumlara yüksek alerjisi olan bireylere risk oluşturabilir ama şimdiye kadar bununla ilgili Akdeniz'de ciddi bir vaka yok” açıklamalarına yer verdi.
TOKSİNİ YÜKSEK TÜR
Toksini yüksek bir tür olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Gökoğlu, “Toksini yüksek bir denizanası türü bu ve bizim İstanbul Boğazı'ndaki denizanaları gibi değil. O sebeple temastan kaçınılmalı. Temas durumunda ise amonyak ve alkol ile müdahale etmek lazım. Ben doktor değilim ve böyle uygulamaları doktor tavsiyesi ile yapmak daha uygundur ama başıma gelen bir olaydan örnek vermek istiyorum. Geçenlerde bu denizanaları ile ilgili örnek topladık, bu örnekler bile benim elimi çok tahriş etti. Sürekli kaşıntı, elimde sivilce benzeri kızarıklıklar ortaya çıktı. Bir gün uyuyamadım bu sebeple ertesi gün ise sıcak su uygulaması yaptım. Tabii sıcak suya batırıp çıkartma değil; adeta elinizi haşlayacak şekilde yüksek sıcaklıkta, elinizi uzun süre tutmanız gerekiyor. Bu şekilde uzun süre tutarsanız, protein yapısında olduğu için toksini bozuluyor yani etkisini kaybediyor” ifadelerine yer verdi.
‘KORKMAYA GEREK YOK’
Denizanalarının hangi bölgelerde olduğunu aktaran Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Kıyıya yanaşan denizanaları var. Şu anda dalganın olduğu yere kadar gelenler var. Vatandaş bunlara dikkat ederek temastan kaçınacaklar. Suyun döküldüğü yerde, su dönüşleri olur; oralarda görülmesi yüksektir. Kuytu kalan plajlarda da çok olur. Akıntının döndüğü, kıyıya vurduğu yerlerde olur” dedi. Göç döneminin geçici olduğunu ve korkuya gerek olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Korkmaya gerek yok, belli bir süre sonra geçecek bu durum. Mayıs'ın ortalarına doğru geçiş tamamlanacak” diyerek açıklamasını sonlandırdı.



