Kontrolsüz öfke tepkileri, çoğu zaman stres ve geçmiş deneyimlerin etkisiyle ortaya çıkıyor. Öfkeyi yönetmek, hem kişisel huzur hem de sağlıklı ilişkiler için kritik bir beceri olarak öne çıkıyor. Uzman Psikolog Anıl Yıldız, özellikle stresli ve hassas anlarda bu tür tepkilerin yaygın olduğunu ifade ederek, öfkenin nasıl yönetildiğinin ilişkiler açısından kritik öneme sahip olduğunu vurguladı. Yıldız, “Öfkeyle verilen ani ve kontrolsüz tepkiler çoğu zaman kişinin içinde bulunduğu duygu durumunun etkisiyle aşırıya kaçabilir, ancak zaman geçtikçe olayın farklı yönlerini ve sebeplerini daha sağlıklı bir şekilde görme fırsatı buluruz ve bu farkındalık, ilişkilerimizin onarılması için önemli bir kapı aralar” dedi.

‘ÖFKE DOĞAL BİR DUYGU, ASIL ÖNEMLİ OLAN İFADESİ’
Öfkenin insan doğasının bir parçası olduğunu belirten Anıl Yıldız, “Öfkeyi hissetmek, aslında insan olmanın temel duygusal deneyimlerinden biridir ve herkesin hayatında zaman zaman ortaya çıkar. Ancak burada asıl önemli olan, bu yoğun ve güçlü duyguyu nasıl dışa vurduğumuzdur. Çünkü öfke, doğru ve kontrollü ifade edildiğinde yapıcı olabilirken, kontrolsüz ve patlayıcı tepkiler hem kişinin kendisine hem de çevresine zarar verebilir” diye konuştu. Kontrolsüz öfke patlamalarının altında çeşitli psikolojik nedenlerin yattığını ifade eden Yıldız, şöyle devam etti: “Bazı bireyler, özellikle geçmişte yaşadıkları zorlayıcı deneyimler, yoğun stres veya yorgunluk gibi faktörler nedeniyle duygularını düzenlemede güçlük çekerler. Bu durum, öfkenin kontrolden çıkmasına ve sağlıklı iletişimin bozulmasına yol açabilir” dedi.

Anıl Yıldız

ÖFKE TEPKİSİNİN ARTMASINDA ETKİLİ FAKTÖRLER
Bir kişinin olaya sadece olumsuz yönünden odaklanmasının, geçmişte yaşanan benzer olayların hatırlanmasının ve karşılanmayan beklentilerin öfkeyi tetikleyebileceğini söyleyen Yıldız, “Bireyler, yaşanan olayın sadece olumsuz yanlarına kilitlenip durumu büyütebilir, bu da öfke tepkilerinin şiddetini artırır. Aynı zamanda, o anki yaşananlar kişinin geçmişinde yaşadığı benzer ya da travmatik deneyimleri tetikleyebilir; böylece tepki, aslında bugünkü olaydan çok geçmişte yaşananlara bağlı hale gelir. Buna ek olarak, insanlar çevrelerinden belirli davranışlar bekler ve bu beklentiler karşılanmadığında yaşadıkları hayal kırıklığı öfkeye dönüşür ve tepkiyi daha yoğun hale getirir. Öfkenin şiddeti azaldığında, beynin daha sağlıklı ve objektif düşünmeye başlar. Bu süreçte kişinin, karşısındakinin niyetini anlaması, kendi davranışlarını değerlendirmesi ve verdiği tepkinin yanlış olduğunu fark etmesi mümkün oluyor” diye konuştu.

ÖFKE KONTROLÜ İÇİN PRATİK ÖNERİLER
Öfkeyle başa çıkmak için bazı yöntemler öneren Yıldız şunları söyledi: “Öfke hissettiğinizde hemen tepki vermek yerine, kendinize ‘Şu anda tam olarak ne hissediyorum? Bu duygunun kaynağı nedir? Bu öfke duygusunun altında yatan asıl neden ne olabilir?’ gibi soruları yöneltmek çok önemlidir. Bu tür içsel sorgulamalar farkındalığı artırır ve duyguları anlamamıza yardımcı olur. Ayrıca, yoğun duyguların etkisi altındayken derin nefes almak ve birkaç dakika beklemek, beynin düşünme ve mantık merkezlerinin devreye girmesini sağlar, böylece daha sağlıklı ve kontrollü tepkiler verebiliriz. Düşünce yapınızı değiştirmek için kendinize ‘Acaba bu kişinin bana karşı kötü bir niyeti var mıydı? Ya da bu yaşanan olayı birkaç gün sonra hala bu kadar önemli ve rahatsız edici bulacak mıyım?’ gibi sorular sorarak olaylara daha geniş bir perspektiften bakmaya çalışın.”

Yaşanan her olayın ardından kişinin kendi davranışlarını değerlendirmesinin faydalı olduğunu belirten Yıldız, “Olaydan sonra kendinize ‘Bu olayda ne hissettim? Neden böyle tepki verdim? Tepkimi değiştirebilseydim, başka nasıl davranabilirdim?’ gibi sorular sorarak kendinizi gözlemleyin. Bu yöntem, hem kendini anlama hem de öfke kontrolü açısından büyük katkı sağlar” diye konuştu.

‘PROFESYONEL YARDIM ALINMALI’
Sık sık kontrolsüz öfke tepkileri veren ve bunun ilişkilerine zarar verdiğini fark eden bireylerin mutlaka psikolojik destek alması gerektiğini ifade eden Yıldız şu ifadelere yer verdi; “Öfke kontrolü bazı durumlarda bireysel çabalarla zor olabilir. Bu nedenle, öfke patlamalarının yaşam kalitenizi ve ilişkilerinizi olumsuz etkilediğini düşünüyorsanız, alanında uzman bir psikologdan profesyonel destek almak son derece önemlidir. Bu destek sayesinde duygularınızı daha iyi tanıyabilir, yönetebilir ve daha sağlıklı iletişim kurabilirsiniz. İnsanın doğasında önce sinirlenip, anlık öfkeyle tepki vermek, ardından yaşananlara pişmanlık duymak vardır ve bu aslında çok doğal bir süreçtir. Ancak önemli olan, öfkeyi tamamen bastırmak değil; onu kontrol etmek, sağlıklı yollarla ifade etmek ve doğru şekilde yönetebilmektir. Öfkeyi yapıcı bir güç haline getirebilirsek, hem kendimiz hem de çevremiz için olumlu sonuçlar ortaya çıkarabiliriz.”

Muhabir: AYŞE OKAN SARICA/ÖZEL HABER