ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Fahrettin Hepkeskin'in haberine göre, Antalya’da , 9 günde 14 orman yangını çıktı. Yangınlarda 45 hektar alan ile 5 hektar orman dışı alan zarar gördü. Orman yangınlarının sebepleri ve yapılan hatalar hakkında konuşan Ekoloji Uzmanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, “Ormanlardaki insan varlığını artırırsanız yangın riskini de göze almış olursunuz. Maden ocağı, HES, tatil köyü, ikinci konut, çöplük alanı derken ormana birçok insanın ve insani yapının girmesine müsaade ediyorsanız bu riski peşinen almış olursunuz” dedi. Akdeniz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, orman yangınlarının arttığı günlerde orman yangınlarına sebep olan hataları anlattı. Neyişçi, ‘Ormanlara çeşitli izinlerle insanlar alınıyor, sonra da giriş yasak deniliyor. Burada bir çelişki var’ derken, hızlıca söndürülen orman yangınlarının ardından ek bir çalışma yapılmadığı için yanıcıların özelliklerini koruduğunu, bu sebeple ilerleyen yıllarda aynı alanlarda yeni yangınların meydana geldiğini ifade etti.

‘RİSKİ PEŞİNEN ALMIŞ OLUYORLAR’
‘Öncelikle devletin ve karar vericilerin orman yangınları noktasında neler yapması gerektiğine odaklanmamız gerekiyor’ diyen Tuncay Neyişci, “Maden ocağı, HES, tatil köyü, ikinci konut, çöplük alanı derken ormana birçok insanın ve insani yapının girmesine müsaade ediyorsunuz, sonra da yaz ayları geldiğinde ‘ormana giriş yasaktır’ diyorsunuz. Burada bir çelişki mevcut. Eğer izinleri veriyorsanız orman yangınları riskini de peşinen göze almış oluyorsunuz. Karar vericilerin bunu anlaması lazım” ifadelerini kullandı.
51Nk7 Y7 T J Em V Cc H1Hm K W I A

KONTRATLAR OLMALI
Neyişçi, “Orman içine kontrolsüz şekilde bu kadar insanı alıyorsanız, bu insanları da orman yangınlarından sorumlu tutmanın altyapısını hazırlamanız lazım. Maden ocağı, tatil köyü veya konut izni verildiyse burada yaşayacak veya çalışacak herkese buradaki yangınlardan sorumlu olduğunu belirten imzalar almanız gerekiyor. Bunun yanında o insanlara da eğitim vermeniz gerekiyor. Yani izin veriliyorsa bu izinleri belli yükümlülüklere, belli kontratlara bağlamanız gerekiyor ki ormana girip çıkmak zannedildiği kadar kolay olmasın. Girip çıkılsa dahi sorumsuzluk yapmak kolay olmasın” dedi.

ÇOK YANLIŞ BİR STRATEJİ
Yangınların hızlı şekilde söndürülmesinin önemli olduğunu ancak söndürme işleminin ardından ek çalışmalar yapılması gerektiğini ifade eden Tuncay Neyişçi, “Orman içindeki yanıcı madde miktarı inanılmaz derecede artıyor. Orman Genel Müdürlüğü orman yangını mevsimi başında ‘Biz yangını 11 dakikada söndürüyoruz’ diyor. Bundan daha yanlış bir strateji olamaz. ‘Biz orman yangınlarını en kısa sürede söndürürüz’ diyorsanız ve ek hiçbir çalışma yapmıyorsanız, o yanıcılar sebebiyle birkaç sonraki yılda büyük yangınlara davetiye çıkarıyorsunuz demektir. Çünkü yangınların hızlı söndürülmesi ne kadar önemliyse, o yangına sebep olan yanıcıların da azaltılmasına yönelik önlemler de o kadar önemlidir. Hızlı söndürmede o yanıcılar tam anlamıyla azalmaz. Yanma potansiyeli korudukları için başka zamanlarda yeni yangınlara sebep olurlar” dedi.

Kaynak: ANTALYA EKSPRES GAZETESİ