Uzman Psikolog Anıl Yıldız, yaz tatilinin çocukların sorumluluk bilinci geliştirmesi için önemli bir fırsat olduğunu belirterek, yaşlarına ve gelişim seviyelerine uygun sorumluluklar verilmesinin hem özgüvenlerini artırdığını hem de sağlıklı bireyler olarak yetişmelerine büyük katkı sağladığını vurguladı.
SORUMLULUK BİLİNCİ SAĞLIKLI BİREYLER İÇİN TEMEL
Yaz tatilinde çocuklara yaşlarına uygun sorumluluklar verilmesinin, çocukların sağlıklı bireyler olarak yetişmelerinde kritik bir rol oynadığını söyleyen Uzman Psikolog Anıl Yıldız, “Çocuklara sorumluluk bilinci kazandırmak, onların sadece günlük işlerini yapmakla kalmayıp kendi davranışlarının ve kararlarının sonuçlarını anlayabilmeleri, problem çözme ve karar alma becerilerini geliştirmeleri, böylece içinde yaşadıkları topluma karşı sorumluluk sahibi bireyler olarak yetişmeleri açısından son derece önemli bir süreçtir” dedi.
‘MODEL OLMAK SORUMLULUĞUN ÖĞRENİLMESİNDE İLK ADIM’
Çocukların sorumluluğu öğrenmesinde en önemli unsurun model olmak olduğunu vurgulayan Yıldız, “Çocuklar en çok ve en etkili şekilde gözlemleyerek öğrenirler. Anne ve babanın davranış biçimi, çocuk için bir rehber ve örnek teşkil eder. Eğer ebeveynler söyledikleriyle yaptıkları arasında tutarlılık sağlarlarsa, çocuklar bu mesajı çok daha net ve kolay bir şekilde algılar. Mesela evin düzenine anne-babanın gösterdiği özen, çocuğun odasını toplamasını istemede ona doğrudan yol gösterici olur ve sorumluluk duygusunun temellerini oluşturur” ifadelerini kullandı.
‘YAŞ VE GELİŞİM DÜZEYİNE UYGUN GÖREVLER VERMEK ÖNEMLİ’
Sorumluluk verirken çocuğun yaşına ve gelişim düzeyine uygun görevler seçilmesinin çok önemli olduğunu belirten Yıldız, “Üç yaşındaki bir çocuktan yatağını kusursuz bir şekilde yapmasını beklemek gerçekçi değildir ancak yastığını yerine koymak gibi küçük ve ulaşılabilir görevler verilebilir. Bu tür yaşına uygun küçük görevler, zaman içinde kademeli olarak büyür ve böylece çocuk kendi yeteneklerine olan güvenini artırır, özgüveni gelişir” diye konuştu.
‘ÇABA TAKDİR EDİLMELİ, MOTİVASYON ARTIRILMALI’
Çocuğun yaptığı işi sadece sonuç üzerinden değil, çaba üzerinden değerlendirmek gerektiğini söyleyen Yıldız, “Çocuğunuz yatağını biraz yamuk topladıysa bile, onun kendi başına yapma çabasını mutlaka takdir etmelisiniz. Bu yaklaşım, çocuğun kendini değerli hissetmesini sağlar ve gelecekte görevleri daha istekli ve motivasyonlu bir şekilde yerine getirmesi için teşvik edici olur” dedi.
‘SEÇİM HAKKI VERMEK İÇSEL SORUMLULUĞU BESLER’
Küçük yaşlardan itibaren çocuklara seçim hakkı verilmesinin, içsel sorumluluk duygusunu beslediğini aktaran Yıldız, “Çocuğunuza, ‘Bugün sofra kurulumu mu yapmak istersin, yoksa odanı mı toplamak istersin?’ gibi seçenekler sunmak, onun sorumluluk alma isteğini artırır. Bu sayede çocuk hem kendini değerli hisseder hem de karar alma ve iş birliği yapma becerilerini geliştirir. Bu, onun sosyal ve duygusal gelişimi açısından oldukça faydalıdır” ifadelerini kullandı.
DOĞAL SONUÇLAR ÖĞRENME FIRSATI SUNAR
Sorumluluğunu yerine getirmeyen çocuğa hemen müdahale etmek yerine, doğal sonuçların yaşanmasına izin verilmesi gerektiğini vurgulayan Yıldız, “Çocuğunuz ödevini yapmadığında öğretmeninden uyarı alması gibi durumlar, onun için doğal sonuçlardır ve bu tür deneyimler, dışarıdan verilen direkt cezalardan daha etkili bir öğrenme fırsatıdır. Çünkü çocuklar, doğrudan yaşadıkları deneyimlerden daha kalıcı dersler çıkarırlar” dedi.
‘SABIR VE NET BEKLENTİLER BAŞARIYI GETİRİR’
Çocukların tekrar ederek öğrendiğine dikkat çeken Yıldız, “Bir çocuğun bir görevi bugünkü gibi yerine getirmemesi, onun başarısız olduğu anlamına gelmez. Belki yarın ya da sonraki gün bunu yapacaktır. Bu yüzden ebeveynlerin sabırlı olması ve beklentilerini net ve açık bir şekilde ifade etmeleri gerekir. Çünkü öğrenme süreci zaman alır ve tek bir davranış üzerinden çocukları değerlendirmek haksızlığa sebep olur” diye konuştu.
Çocukların yaptıkları davranışların başkaları üzerindeki etkisini görmelerinin iç motivasyonu artırdığını söyleyen Yıldız, “Örneğin, ‘Kardeşinle oyuncaklarını paylaştığında onun ne kadar mutlu olduğunu fark ettin mi?’ gibi cümleler, çocuğun empati yeteneğini geliştirir ve sorumluluk bilincini güçlendirir. Bu tür farkındalıklar, çocukların sosyal ilişkilerinde daha duyarlı ve anlayışlı olmalarına yardımcı olur” dedi.
HATALAR CEZA DEĞİL, ÖĞRENME FIRSATI OLMALI
Çocukların hata yapmasının çok doğal olduğunu belirten Yıldız, “Çocukların hata yapması gelişimin doğal bir parçasıdır ve bu hatalar kesinlikle cezalandırılmamalıdır. Bunun yerine, ‘Bu sefer böyle oldu, peki bir dahaki sefere bunu nasıl daha iyi yapabiliriz?’ diye birlikte konuşmak, çocuğun sorumluluk alma sürecine aktif katılımını sağlar ve ona problem çözme becerileri kazandırır” diye konuştu.





