Açıklamayı AKİP adına yapan Prof. Dr. Nihat Dipova, müze binasının yıkım kararının Antalya’nın kültürel mirası açısından endişe verici olduğunu belirtti. Dipova, “Bu karara dayanak olarak gösterilen gerekçelerin bilimsel ve teknik ölçütlere uygun olarak yeniden ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Antalyalıların görüşü alınmalı ve bu süreçte müze ziyarete açık tutulmalıdır” dedi.
‘DEPREM RAPORU EKSİK VE YETERSİZ’
Yıkım kararına gerekçe olarak sunulan ‘deprem riski’ iddiasına da değinen Dipova, kamuoyuyla paylaşılmış kapsamlı bir Deprem Performans Analizi Raporu olmadığını belirtti. Bir sivil toplum kuruluşuna ulaştırılan ve rapor olarak sunulan belgenin yalnızca karot testi ve röntgen çalışmasından ibaret olduğunu söyledi.
"Bilimsel ölçütlere uygun bir analiz yapılmış olsa dahi bu yıkım kararını meşru kılmaz. Modern mühendislik yöntemleriyle güçlendirme mümkündür," diyen Dipova, yapının yıkılmasının uzun süreli kapalı kalmaya, eserlerin zarar görmesine ve ziyaretçi kaybına yol açacağını vurguladı.
‘ZİYARETE AÇIK ALANLAR KULLANILSIN’
Açıklamada, müzenin batı bölümünde 2004 yılında yeni yönetmeliğe uygun olarak inşa edilen ve Herkül heykeli gibi önemli eserlerin sergilendiği bölümün ziyarete açılabileceği belirtildi.
Ayrıca, müzedeki eserlerin konteynerlerde uzun süre bekletilmesi halinde Antalya’nın nemli ve sıcak iklimi nedeniyle zarar görebileceğine dikkat çekildi. Konteynerlerin iklimlendirilmesi, jeneratörle desteklenmesi gibi çözümlerin ise yüksek maliyet yaratacağı ifade edildi.
‘YIKIM YERİNE GÜÇLENDİRME’
Platform, müze binasının yıkımı yerine yapısal güçlendirme ve restorasyon öneriyor. Bu yöntemin daha ekonomik olduğunu belirten uzmanlar, eserlerin binadan çıkarılmasına gerek kalmadan, hatta bazı bölümlerin ziyarete açık kalabileceğini savunuyor. Müzenin birçok bölümünde dıştan güçlendirme yapılabileceği ifade edilirken, bu yöntemin hastane ve sanayi tesislerinde de başarıyla uygulandığı belirtildi.
‘SORUN MİMARİ DEĞİL, BAKIMSIZLIK’
Açıklamada ayrıca çatı akması, sıva dökülmesi gibi sorunların mimari tasarımdan değil, yıllardır ihmal edilen bakım ve onarım eksikliklerinden kaynaklandığına işaret edildi. Bu tür sorunların restorasyon yoluyla giderilebileceği ifade edildi.
AKİP, Antalya’da yeni bir müze ihtiyacı varsa bu sürecin şeffaf, katılımcı biçimde yürütülmesi gerektiğini de vurguladı.