Türkiye’de çocukluk çağı obezitesi giderek artarken, uzmanlar bu sorunun yalnızca bireysel değil toplumsal bir kriz haline geldiğine dikkat çekiyor. Diyetisyen Deniz Sezgin, çocukların küçük yaşlardan itibaren sağlıklı beslenme konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgularken, bu eğitimin tıpkı matematik ya da Türkçe gibi temel dersler arasında yer alması gerektiğini belirtiyor.
‘BESLENME DE TÜRKÇE KADAR ÖNEMLİ BİR DERS OLMALI’
Çocuklukta edinilmeyen beslenme alışkanlıklarının ileriki yaşlarda değiştirilmesinin oldukça zor olduğunu belirten Diyetisyen Deniz Sezgin, “Beslenme eğitimi tıpkı matematik ya da Türkçe kadar temel bir eğitim alanı olmalı. Çocuklara neyin sağlıklı olduğunu, neyin zararlı olduğunu öğretmeliyiz. Eğer bu alışkanlıklar çocuklukta kazandırılmazsa, ileriki yaşlarda değiştirmesi çok zor oluyor” dedi.

DAVRANIŞLAR YERLEŞMEDEN MÜDAHALE EDİLMELİ
Yerleşmiş davranışları değiştirmenin zaman aldığını ve çoğu zaman direnişle karşılaşıldığını belirten Sezgin, “Çocuklukta kazandırılan alışkanlıklar, kişinin tüm yaşam tarzını şekillendirir. Sağlıklı bir birey yetiştirmek istiyorsak, bu eğitime çok erken yaşlarda başlamalıyız” ifadelerini kullandı.
HAREKETSİZLİK VE EKRAN BAĞIMLILIĞI OBEZİTEYİ TETİKLİYOR
Günümüz çocuklarının sokakta oynamadığını, saatlerce ekran başında vakit geçirdiğini hatırlatan Sezgin, “Hem zihinsel hem de fiziksel olarak durağan bir yaşam sürüyorlar. Bu da obeziteyi kaçınılmaz hale getiriyor. Çocuklara yönelik düzenli beslenme eğitimi programlarının Milli Eğitim sistemi içinde yer alması gerekiyor. Okullarda beslenme ve fiziksel aktivite konusunda temel bilgiler verilirse, çocuklar hem bilinçlenir hem de uzun vadede sağlık sisteminin üzerindeki yük azalır” diye konuştu.




