Antalya’da faaliyet gösteren Attalos Pati Gönüllüleri’nden aktivist Özlem Gezirici, sokak hayvanlarına yönelik uygulamalara tepki göstererek çarpıcı açıklamalarda bulundu. Sokak hayvanlarının toplatılarak barınaklara kapatılmasını “katliam” olarak nitelendiren Gezirici, “Bir köpeğe sıkılan kurşun, insanlığa sıkılmıştır” ifadelerini kullandı.
‘BARINAKLAR ÖLÜM KAMPINA DÖNDÜ’
Kentte son dönemde artan sokak hayvanı toplama uygulamalarına karşı bir araya gelen gönüllüler, barınak koşullarının yetersizliğine ve hayvanların yaşama hakkının sistematik şekilde ellerinden alındığına dikkat çekti. Aktivist Özlem Gezirici yaptığı açıklamada, barınakların adeta ölüm kamplarına dönüştüğünü belirterek şu ifadeleri kullandı: “Bizler, sokakların, parkların, mahallelerin gerçek sahipleri olan köpeklerin, kedilerin ve tüm masum canlıların sesi olarak buradayız. Onları 'toplama' adı altında barınak denilen ölüm kamplarına sürükleyen zihniyeti reddediyoruz.”
‘BARINAKLAR İŞKENCE ALANI HALİNE GELDİ’
Barınaklarda hayvanların açlık, susuzluk ve kötü koşullar altında yaşam mücadelesi verdiğini söyleyerek, bu alanların adeta sistematik ölüme hizmet eden yapılar haline geldiğini vurgulayan Gezirici, “Barınaklar, bir canlıyı yaşatmak için değil, öldürmek için işleyen sistematik makinelerdir. Gerçekte orası işkence ve ölümün diğer adıdır. Sokak hayvanları kamuoyuna “sokak güvenliği” bahanesiyle toplanıyor ancak bu uygulamaların arkasında iklim yasaları ve Paris İklim Anlaşması çerçevesinde şekillenen “sayı azaltma” politikaları var. Bu yaklaşımı “katliam” olarak tanımlıyoruz. Canlılar birer sayı gibi görülüyor” dedi.
TOPLUMSAL ŞİDDET VURGUSU
Hayvana yönelik şiddetin toplumun vicdanını çürüttüğünü dile getiren Gezirici, “Şiddet yalnızca hayvanları değil, insanları da hedef alıyor. Bugün bir köpeği işkenceyle öldüren zihniyet, yarın bir çocuğa, bir kadına, bir yaşlıya el kaldıracaktır. Biz susarsak bu şiddet büyür, görmezden gelirsek meşrulaşır” dedi.
Konuşmasında hayatını kaybeden hayvanları da anan Gezirici, “Lady, Eros, Cezve, Ares, Çinko, Jely…” diyerek isimlerini tek tek saydı ve onları “Şimdi onları toprağa değil, kalplerimize gömüyoruz. Onların gözlerindeki masumiyet, insanlığımızın aynasıydı. Komşumuz, dostumuz, sırdaşımız” sözleriyle andı.
Sokak güvenliğinin masum hayvanların öldürülmesiyle sağlanamayacağını vurgulayan Gezirici, asıl tehdidin suçlular olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Katilin, psikopatın elini kolunu sallayarak gezdiği bir ülkede kimse güvenlikten söz edemez. Masumları değil, suçluları cezalandırmak gerekir. Biz bu katliama seyirci kalmayacağız. Çünkü yaşam hakkı kutsaldır, müzakere edilemez. Bir hayvanın çığlığı, insanlığın çığlığıdır. Ve biz, bu çığlığı duyan herkesi yanımıza çağırıyoruz. Yaşam hakkı için mücadele edenler asla yalnız değildir” şeklinde konuştu.
