Türk futbolu adeta ülke gündemi gibi. Herkes gergin durumda, sesler yükseliyor, ifadeler sertleşiyor. Başkanlar öyle bir konuşuyor ki; parti liderleri açıklama yapıyor sanırsınız. O gerginlikte, o sertlikte. Canı yandığını düşünen başkanlar federasyonun yolunu tutuyor.
İçeride ne konuşuluyor bilmiyoruz ancak birisi çıkıyor ‘kuzu kuzu dinlediler’ diyor diğeri çıkıp ‘tamam ağabey diyordun ne oldu’ şeklinde yanıt veriyor. Yani kullanılan dil de futbolda alışık olduğumuz şekilde değil. Peki gerek var mı? Kesinlikle yok.
Milli Takım, Dünya Kupası’na yıllar sonra katılma noktasında çok önemli karşılaşmalara çıkacak. Belki de yakın tarihimizdeki en kritik maçlardan birisi oynanacak. Fenerbahçe, Galatasaray, Samsunspor; Avrupa’da hedeflediği sonuca öyle ya da böyle gidiyor. Bu konulara konsantre olmak varken bambaşka gerginlikler içinde futbolu daha aşağıya çekiyoruz. Diğer taraftan bahis operasyonu devam ediyor. Futbolcular, başkanlar, yöneticiler, hakemler tarihte görülmemiş şekilde yargı önüne çıkıyor. Belli ki Türk futbolunda taşlar yerinden oynamış durumda.
Marka değeri azalan Türk futbolunun bu tartışmalar ile değil, Avrupa sahnesindeki başarılar ile gündeme gelmesi gerekiyor. Neticede takımlarımız ciddi anlamda yatırım yapmış durumda. Bugün Fenerbahçe ve Galatasaray 350 milyon Euro’luk takımlar yarattılar. Bu yatırımların Avrupa’da karşılığı mutlaka olmak zorunda. Ancak içerdeki bu kavgalar, gerginlikler, kullanılan diller, argo terimle ‘racon’ kesmeler Türk futboluna fayda sağlamaz.
Ortam gergin
Osman Öztokmak
Yorumlar