ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre, Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri, bu yıl 1 Mayıs İşçi Bayramı’na ağır bir siyasal ve ekonomik tablo içinde giriyor. Artan iş yükü, maaş yetersizliği, şiddet olaylarının sıradanlaştırılması ve demokratik haklara yönelik baskılar, çalışanların dayanma gücünü zorluyor. SES Antalya Şubesi, yaşanan adaletsizliklere ve eşitsizliklere karşı taleplerini bir kez daha dile getirerek, örgütlü mücadelenin önemine vurgu yaptı.
ANTİ DEMOKRATİK UYGULAMALARA SES ÇIKARACAĞIZ
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şubesi, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü öncesi yaptığı açıklamayla sağlık ve sosyal hizmet alanındaki emek sömürüsüne, hak gasplarına ve baskılara karşı güçlü bir ses yükselteceklerini duyurdu. SES Antalya Şubesi Eş Başkanı Şükran İçöz, “Emeğimizin hakkı, halkın sağlığı ve çocuklarımızın geleceği için 1 Mayıs’ta alanlardayız” diyerek tüm emekçileri ve halkı 1 Mayıs Perşembe günü Antalya’da gerçekleştirilecek mitinge davet etti. Şükran İçöz , “Yalnız değiliz, çaresiz değiliz. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki birleşen emekçiler, asla yenilmezler. Tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini ve halkımızı 1 Mayıs Perşembe günü Antalya’da yapacağımız yürüyüş ve mitingimizde omuz omuza olmaya çağırıyoruz. 1 Mayıs’a bir kez daha emeğimizin değersizleştirildiği, haklarımızın gasp edildiği, yaşam alanlarımızın çepeçevre kuşatıldığı ağır bir siyasal ve ekonomik tabloyla giriyoruz. Milyonlarca emekçi gibi biz sağlık ve sosyal hizmet emekçileri de her geçen gün daha fazla yoksullaşıyor, ağır vergi ve borç ve iş yükü altında yaşam mücadelesi veriyoruz” dedi. Başkan İçöz, “Her geçen gün daha fazla yoksullaşan, güvencesizleştirilen ve şiddete maruz kalan bir meslek grubu haline getirildik. Halkın sağlık ve sosyal hizmet hakkını savunurken, kendi yaşam hakkımızdan feragat etmemiz bekleniyor. Sağlıkta şiddet her geçen gün artarken, siyasilerin sorumsuz açıklamaları ile sürekli hedef haline getiriliyoruz. Hastanelerde, ASM’lerde, 112’de, huzurevlerinde, sosyal hizmet kurumlarında şiddet artık olağanlaştırılıyor. Emeklilik, sağlık ve sosyal haklarımız budanıyor. Ülkenin her yerinde sağlık ve sosyal hizmet kurumlarında personel eksikliği had safhada, iş yükü dayanılmaz hale geldi. Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin geleceği, örgütlü mücadelenin gücünde gizlidir.” ifadelerine yer verdi.