Üniversite tercih döneminin başlamasıyla birlikte öğrenciler ve aileleri büyük bir heyecan ve stres sürecine girdi. Psikolojik Danışman Levent Kayra Aygün, bu önemli süreçte gençlerin daha sağlıklı ve bilinçli tercihler yapabilmesi adına dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Tercih yaparken en kritik noktanın bireyin kendisini doğru bir şekilde tanıması olduğunu vurgulayan Aygün, “Üniversite tercihi yaparken atılacak ilk adım, ilgi alanlarınızı, yeteneklerinizi ve kişilik özelliklerinizi mümkün olduğunca objektif bir şekilde değerlendirmektir. Hangi derslerden keyif aldığınızı, hangi alanlarda başarılı olduğunuzu ve ileride hangi meslekleri yaparken mutlu olabileceğinizi düşünmeniz çok önemli” dedi.

DETAYLI ARAŞTIRMA YAPILMALI!
Tercih edilecek üniversite ve bölümlerle ilgili detaylı araştırma yapılmasının gerekliliğine dikkat çeken Aygün, “Üniversitelerin akademik kadrosunu, sundukları imkanları, sosyal ve kültürel etkinlikleri, değişim programlarını ve kampüs yaşamını mutlaka göz önünde bulundurmalısınız. Ayrıca mezun olan öğrencilerin iş bulma oranları ve kariyer gelişim olanakları da tercih sürecinde önemli bir kriter olmalıdır” ifadelerini kullandı.

Günümüz iş dünyasında teknoloji ve ihtiyaçların hızla değiştiğini belirten Aygün, “Seçeceğiniz alanın sadece bugünkü değil, gelecekteki iş piyasasındaki yerini de mutlaka dikkate almalısınız. Bu, uzun vadeli mutluluğunuz ve başarıya ulaşmanız açısından kritik bir unsurdur. Ailenizin ve yakın çevrenizin görüşlerini dinlemek elbette önemlidir, ancak tercihlerinizi yaparken kendi isteklerinizi, hedeflerinizi ve potansiyelinizi asla göz ardı etmeyin. Nihai karar size ait olmalı; sizi mutlu ve tatmin edecek bir yol çizmelisiniz” dedi.

Tercih listesinin çeşitli düzeylerdeki bölümleri içermesi gerektiğini vurgulayan Aygün, “İstediğiniz bölüm ya da üniversiteye yerleşememe ihtimaline karşı bir B planınızın olması sizi psikolojik olarak daha dirençli hale getirir. Hem yüksek hem de daha düşük puanlı seçenekleri değerlendirerek alternatiflerinizi oluşturmanız, süreci daha sağlıklı geçirmenize katkı sağlar” şeklinde konuştu.

STRES VE KAYGILI BİR DÖNEM
Bu dönemin gençler için yoğun bir stres ve kaygı dönemi olabileceğine de dikkat çeken Aygün, “Tercih sürecinde yaşadığınız kararsızlıklar, baskılar ya da belirsizlikler çok doğal. Bu noktada psikolojik destek almak, stresle başa çıkmak ve daha sağlıklı kararlar verebilmek adına oldukça faydalı olabilir. Okulunuzun rehberlik servisinden veya bir uzmandan destek almaktan çekinmeyin” dedi.

Sürecin aceleye getirilmemesi gerektiğinin altını çizen Aygün, “Tercih süreci kısa süreli ama etkisi uzun vadeli olan bir dönemdir. Bu yüzden kendinize zaman tanıyın, tüm seçenekleri dikkatlice değerlendirin ve duygusal iniş çıkışlar yaşadığınızda da sakin kalmaya çalışın. Unutmayın, üniversite tercihi elbette hayatınızda önemli bir dönüm noktasıdır, fakat her şeyin sonu değildir. Her zaman kendinizi geliştirme, yeni yollar keşfetme ve yönünüzü değiştirme şansınız olacaktır. Kendinize uygun ve bilinçli tercihler yaparak başarılı, tatmin edici ve mutlu bir gelecek kurmanız mümkün. Bu süreçte sabırlı olun ve kendinize güvenin” ifadelerini kullandı.

Muhabir: AYŞE OKAN SARICA/ÖZEL HABER