Haydi gelin bugün haftaya iyi niyetlerle başlayalım. Niyetimiz iyi olsun ki yaşam bizi onikiden vurmasın, ıskalasın! Zaten malum nedenlerden dolayı toplumsal değerlerimiz değişti tepe taklak oldu. Biz de yaşama dürbünün tersiyle bakalım bir süreliğine de olsa, ne dersiniz? İyi düşünelim iyi olsun, 'Kuantum Felsefesi' misali. Derler ya, 'Dil düşüncenin arka planını yansıtırmış’. Karamsar olup, olumsuz konuştuk da bir fayda gördük mü? Zaman zaman beyni resetlemek gerekiyor demek ki. Peki ne yapalım, en azından bu hafta hayal gücümüzü devreye alalım, kime ne zararı olur ki?

***

Hiç olmazsa bu haftaya ilk gününden biz yön verelim. Güne sıcak bir gülümsemeyle başlayıp, hani bi zamanlar alışık olduğumuz ama unuttuğumuz bir selamlaşma, hal hatır sormayla başlayıp, devam edelim. Sevmeyi unutmadık nasıl olsa değil mi? Misal, insani özlemlerimizi hatırlayalım, hatırlatalım. Canımızın çektiği, hayal gücümüzün yettiği yere kadar. Ne biliyorsunuz; belki bu unutmadığımız kısa mutluluklar ile kendimizi, düşüncelerimizi, yeniden bulup çıkarır, asık yüzler yerini sıcacık gülümsemeye bırakır. Ne dersiniz, var mısınız? Ee haydi öyleyse başlayalım.

***

Mesela, 'nasıl başlarsa öyle gider'den yola çıkalım. Olumlu düşünceleri ve hayal gücümüzü harmanlayalım, frene basmadan, gönlümüzün çektiği, gücümüzün yettiği, olumsuzlukların iğdiş edildiği insani duygularımızı öne çıkaralım. En azından bu haftaya böyle başlayalım, kim bilir belki önümüzdeki haftaya da gelecek haftaya da derken sosyal dengemizi yerine oturtur, haftalara günlere umutla mutlulukla başlamayı öğrenir, kabulleniriz. Evet duygularımızı tazeleyelim, yaşadığımız olumsuzluklara inat.

***

Gelin bugünden başlayalım, düşüncelerimizi iyiye güzele yönlendirelim. Bi kenara itiverelim olumsuzlukları, bakarsınız bizimle baş edemeyen bu gamlı yaşam tersine döner de o da gülümser yüzümüze. Ama 'yok hayır, en azından şu yaşadığımız zorlu günlerde ben bu mutluluk oyunu oynayamam' diyorsanız ve hala 'Hıdır idi Yunus idi' sarmalına devam etmek istiyorsanız, o zaman siz hayata gülün, ona gıcıklık olsun diye. Ve de size Özdemir Asaf'ın dizelerinden küçük bir mısra hatırlatmak istiyorum. Ne diyor usta:
"Baharda kışı, kışın baharı özler insan.
Kavuşmak şart mı; boş ver,
Bazı şeyler yokken de güzel”
Hoşça kalın…