Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkım-taşıma tartışmaları sürerken, müzenin geleceğine ilişkin görüş ayrılıkları bu kez Antalya Kent Konseyi Genel Kurulu’na yansıdı. Toplantıda yaşandığı ileri sürülen sert üslup ve müdahaleler üzerine Müze Savunucularından Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Şanlı’nın kaleme aldığı açık mektup, müze tartışmasını kurumlar arası bir krize dönüştürdü.
GENEL KURULDA YAŞANAN GERGİNLİK
Antalya Kent Konseyi’nin 17 Aralık 2025 tarihinde AKM Perge Salonu’nda yapılan Genel Kurulu’nda, Arkeoloji Müzesi için hazırlanan “alan genişletme ve bütüncül planlama” önerileri ele alındı. Toplantıda uygulama otelinin yıkılarak müze alanına dahil edilmesi ve “müze otelciliği” yaklaşımı tartışma yarattı. Dr. Mustafa Şanlı, bu başlıklara ilişkin eleştirilerini dile getirdiğini belirterek, konuşmasının ardından salonda tansiyonun yükseldiğini ifade etti.
Şanlı, açık mektubunda yaşananları, “Söz, tutum ve davranışlarınız karşısında, sizin adınıza ben utandım. Kent Konseyi gibi herkesin sözünü özgürce ifade etmesi gereken bir platformda sergilenen bu üslup kabul edilemez” sözleriyle eleştirdi. Aydın’ın en arka sıralardan bağırarak söz aldığını ve kürsüyü işgal ettiğini öne süren Şanlı, bu durumu “agresif, gürültülü, üstenci ve had bildiren bir tavır” olarak tanımladı.
“MÜZE OTELCİLİĞİ” SÖZLERİNE TEPKİ
Açık mektupta, Mimarlar Odası Antalya Şubesi Başkanı’nın basına yansıyan “müze otelciliği” açıklamalarına da yer verildi. Şanlı, Kent Konseyi’nde dile getirilen görüşlerin daha önce kamuoyuna açıklandığını hatırlatarak, “Neye sataşma var? Bu düşünceler daha önce basına yansımışken, benim karşı görüş bildirmem neden hedef haline getirildi?” ifadelerini kullandı.
SİVİL TOPLUMA YÖNELİK İFADELER ELEŞTİRİLDİ
Şanlı, toplantıda kullanılan bazı sözlerin akademisyenlere ve sivil toplum temsilcilerine yönelik hakaret içerdiğini savundu. Açık mektupta bu duruma, “‘Meşhur olmak isteyen bazı hocalar’ gibi ifadelerle bizi küçümsemeye çalıştınız. Oysa biz herhangi bir çıkar peşinde değil, yurttaşlık bilinciyle hareket eden insanlarız” sözleriyle tepki gösterildi.
Ayrıca, “Gidin danışmanlık yapın” şeklindeki sözlerin de kabul edilemez olduğunu belirten Şanlı, “Bizler çıkarı için politikacı peşinde koşan ya da bir yerlerden danışmanlık kapmaya çalışan kişiler değiliz. Bu yaklaşım, tartışmayı fikir zemininden uzaklaştırıyor” değerlendirmesinde bulundu.
‘CUMHURİYET MİRASI YOK SAYILIYOR’
Açık mektupta, Antalya Arkeoloji Müzesi’nin tescillenmesi için başvuran derneklerin ve destek veren kurumların da küçümsendiği öne sürüldü. Şanlı, bu durumu “Taşınmaz kültür varlığı olarak tescil için başvuran dernekleri ve onları destekleyen yapıları değersizleştirmek, kültürel mirasa bakışı da ortaya koyuyor” sözleriyle eleştirdi.
1964 yılında mimari proje yarışmasıyla yapılan ve 1988’de Avrupa Konseyi Özel Ödülü alan müzenin yıkımına karşı açılan davalara da değinen Şanlı, “Bu yapı yalnızca bir bina değil, proje yarışmasıyla elde edilmiş, telif hakkı olan ve Cumhuriyet döneminin önemli mimari miraslarından biridir” ifadelerini kullandı.
‘GÖRÜŞ AYRILIĞI SAYGISIZLIĞI MEŞRULAŞTIRMAZ’
Dr. Mustafa Şanlı, açıklamasının sonunda farklı görüşlerin demokratik bir ortamda tartışılmasının doğal olduğunu ancak bunun saygısız bir dil kullanılarak yapılamayacağını vurguladı. Şanlı, “Görüşlerin farklı olması, kimseye üstenci, küçümseyici ve had bildirici bir üslup kullanma hakkı vermez. Eleştiri başka, hakaret başkadır. Aynaya bakmak bazen herkes için iyidir” ifadeleriyle tepkisini dile getirdi.
Müze tartışması Kent Konseyi'ne sıçradı
Antalya Arkeoloji Müzesi’nin geleceğine ilişkin süren tartışmalar, Antalya Kent Konseyi Genel Kurulu’nda yaşanan sert polemikle gündemin üst sıralarına taşındı. Müze Çalışma Grubu üyelerinden ve Antalya Arkeoloji Müzesi Savunucularından Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Şanlı, toplantıda yaşananlara ilişkin Mimar Osman Aydın’a hitaben kaleme aldığı açık mektupta, kullanılan dil ve sergilenen tutumlara tepki gösterdi
Muhabir: AYŞE OKAN SARICA
Yorumlar





