Kestirmeden ÖTV dediğimiz Özel Tüketim Vergisi oranları, sil baştan yenilendi. Zam ve indirim bi arada, nasıl oluyorsa. Ama vatandaş indirimle değil zamla ilgileniyor malumunuz. Otomotiv sektöründe gerçekleşen ÖTV düzenlemesi sonrası, fiyatlar yeniden şekillenmiş. Bunu boş verelim, zira millet karnını doyurma, kirasını faturasını ödeme derdinde. Vatandaşın olduğu kadar vekillerin de gündemi ekonomi. De, önerilerin hayata geçip geçmeyeceği gelecek zamanda belli olacak zahir... Şimdilik durum stabil!

***

El sabunundan tutun da tıraş sabununa kadar, gıda ürünlerinden beyaz eşyaya kadar, aradakileri saymaya gerek yok. ÖTV düzenlemesi sonrası fiyatlar yeniden şekilleniyor, omuzlardaki yük artıyor özet bu. Ha bu arada enflasyon, akşamdan sabaha gelen zam furyası ve de milletin bozulan yaşam ezberi. Sonunda olan oldu işçisi, emeklisi isyan etti, sonunda onlar da meydanlara çıktı. Eylemde ‘geçinemiyoruz’ feryadı yükseldi. Çalışanlar, maaş zamlarından umudu kesti odaklandıkları nokta, şimdilerde dillendirilen vergi dilimlerinde. Vergi dilimleri her yıl çalışanın pek de lehine düzenlenmiyor ya. Beklediği ve talep ettiği zammı alamayan emekli ise bankaların verdiği promosyonun peşinde. Banka banka dolaşıp, en yüksek promosyonu araştırıyor. Onlar ki, yıllarca çalışıp yaş aldılar ama emeklilikte de bi türlü huzur göremediler.

***

Etiketlerdeki rakamları takip etmek ne mümkün. Millette dert çok derman yok. Çalışanın tek umudu ara zamdı, daha ‘tık yok’ ama inadına umutlar tükenmiyor. Bu enflasyon karşısında maaşı eriyen sabit gelirli, mecburen kredi kartına yöneliyor. Bildik çözüm değil mi? Sadece aylığı denkleştiremeyen mi kartın asgarisini ödeyemeyip, borca düşen ne yapıyor, borcunu borçla kapatmaya çalışıyor kendine ait olmayan para ile. Tamam onu da geçelim, yıldan yıla artan gelir vergisi. Vergi dilimlerinde bu yıl yapılan enflasyonun üzerindeki artış, çalışanın bam teline bastı tam anlamıyla. Görünen köy pek de kılavuz istemiyor.

***

Devam edelim mi, hani kiracının kabusu olan fahiş kira sorunu ile. Allah aşkına bu sorun nasıl ve ne zaman çözülecek? Bilen bi anlatıverse. Ya çarşı pazara ne dersiniz; vatandaş ‘alamıyorum’ diyor, pazar esnafı ‘satamıyorum’ diyor. Napcen kardeş, tüketicinin alım gücü düşmüş, ezberi bozulmuş bütçesi kadar yiyip, vitamin(!) alır olmuş. Yani sizin de bilip, yaşadığınız gibi semt pazarlarında vitrin gezer gibi, tezgahlar dolaşılıyor, kuru kalabalık anlayacağımız. İyi haftalar diliyorum. Şimdilik hoşça kalın.