Geçtiğimiz günlerde Akdeniz açıklarında meyana gelen deprem Antalya başta olmak üzere birçok kentte yaşayan vatandaşları tedirgin etti. Bu tedirginlik bazı kaynaklarca çıka haberlerle ve söylemlerle daha da arttı. Konu ile alakalı konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı bilimin ışığının dışında yapılan açıklamalara itibar edilmemesi gerektiğini ifade etti.
ZOR BİR MESLEK
Jeoloji mühendisliğinin zor bir meslek olduğunun altını çizen Başkan Karancı, “Bizler meslek olarak gözle görülemeyen birtakım gerçekleri insanlara anlatmak zorundayız. Örneğin Antalya'daki Toros Dağları'nın bir dönem denizin içinde olduğunu söylüyoruz. Bu dağlarda deniz kalıntılarına rastlıyoruz. Ancak insanlar bunları anlamakta zorluk çekebiliyor. Bu boşluklardan faydalanarak insanları kokutmaya yönelik açıklamalar da maalesef yapılabiliyor” diye konuştu.
BİLİM IŞIĞINDA OLANLARA İNANIN
Katıldığı bir programda konuşan Başkan Mustafa Karancı, “Türkiye bir deprem ülkesidir. Nüfusumuzun yüzde 90’ından fazlası deprem riski taşıyan bölgelerde yaşıyor. Öncelikle bunun farkında olmamız gerekiyor. Ancak, depremi kullanarak insanların duygularıyla oynayan, bunu ticari bir malzemeye dönüştüren kişilerden de uzak durmamız şart. Mutlaka devletin kurumlarına ve bilimle uğraşan uzmanların sözlerine kulak verilmelidir. Bilimden uzak sosyal medya kişiliklerine, büyücülere, falcılara inanılmamalıdır” dedi.
BÜYÜK İSTANBUL DEPREMİ HENÜZ OLMADI
‘Jeolojik olayları anlamak için geçmişe bakmak gerekir’ diyen Mustafa Karancı, “Jeolojide çok önemli bir söz vardır: “Günümüz geçmişin aynasıdır.” Geçmişte olan tüm olaylar bugün de olmaya devam eder, gelecekte de olacaktır. Bu açıdan bakıldığında İstanbul’da 1500’lü yılların başında “Küçük Kıyamet” adı verilen bir deprem yaşanmıştır. 1700’lü yılların başında da büyük bir deprem meydana gelmiştir. Fay hareketlerine baktığımızda her 250 yılda bir enerji boşalımı olacağını tahmin ediyoruz. Bu nedenle 7’nin üzerinde bir depremin olacağını öngörüyoruz. Yani büyük İstanbul depreminin henüz gerçekleşmediğini düşünüyoruz. Bu anlamda jeolojide geçmiş büyük önem taşır” ifadelerini kullandı.
AKDENİZ’DE FAY ÇALIŞMASI YAPILMALI
Marmara ve Ege Denizi’ndeki fay hatlarının haritalandırıldığını ancak geçtiğiniz günlerde depremle sallanan Akdeniz’de bu anlamda daha detaylı çalışmalara ihtiyaç olduğunu ifade eden Başkan Karancı, “Deprem ya da fay haritalarında, fay hatlarının kara üzerinde devam edip denize girince yok olduğu gibi bir algı oluşur. Bu tamamen yanlıştır. Fay hatları denizde de devam eder. Marmara ve Ege denizlerinde detaylı çalışmalar yapılmış olmasına rağmen, Akdeniz’de yeterli fay analizleri yapılmamıştır. Akdeniz’de deprem ve faylarla ilgili ciddi çalışmaların yapılması gerekmektedir” diyerek sözlerini noktaladı.
