Yeniden Refah Partisi Antalya İl Başkanlığı gündemin öne çıkan maddelerini değerlendirmek için bir toplantı düzenledi. Toplantıda konuşan Yeniden Refah Partisi Antalya İl Başkanı Atınç Korkmaz ekonomik olarak ülkenin büyük bir darboğazdan geçtiğini ifade ederek hükumetin politikalarını eleştirdi.
Korkmaz, “Türkiye uzun süredir tarihi bir darboğazdan geçiyor. Her geçen gün bu darboğaz artık bir çöküşe dönüşüyor. Ekonomideki kriz, sosyal dokudaki çözülme milletimizi tükenme noktasına getiriyor. Milyonlar geçinemiyor, kirasını ödeyemiyor; milyonlarca insanımızın ekmeği küçüldükçe küçülüyor. Ve hükümet yetkilileri, milletin gözünün içine baka baka “Asgari ücretliye, emekliye ara zam yok.” diyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı diyor ki: “Asgari ücrete ara zam gündemimizde yok. Ekonomi dengeye oturuyor.” Kendisine sormak istiyoruz: Hangi denge? Hangi ekonomi? Hangi gerçeklik?” dedi.
ZAM ENFLASYONU ARTTIRMAZ
Başkan Korkmaz, ‘Milletin pazardan yarım kilo meyve alamadığı bir yerde siz hangi dengeden söz ediyorsunuz? Milyonlarca çalışanın aldığı maaş, TÜİK’in dahi gizleyemediği enflasyon karşısında buhar olmuşken, siz hangi istikrardan bahsediyorsunuz?’ dedi. Hükümete seslenen Atınç KORKMAZ “Maaşlara zam yaparsak enflasyon artar” diyorsunuz. Peki siz, faize bir yılda iki trilyon lira verirken enflasyon artmıyor mu? Kur garantili mevduat sahiplerine ballı kazançlar, haksız kazançlar sunarken enflasyon artmıyor mu? İsrafa, şatafata, lüks makam araçlarına milyarları harcarken ekonomi bozulmuyor da milletin sofrasına bir lokma ekmek koymak mı enflasyon sebebi oluyor?” sorularını sordu.
ÜRETİM OLMADAN KALKINAMAYIZ
‘Çiftçimiz maalesef bitik durumda’ diyen Başkan Atınç Korkmaz, “ Gübre fiyatı üçe katlandı, mazot zamları ise her ay milleti eziyor. Tarla sürmek artık lüks oldu. Sulama için elektrik parasını ödeyemeyen çiftçi üretimden vazgeçiyor. Akaryakıt zamları, zirai ilaç ve gübre fiyatları köylümüzün, çiftçimizin belini büküyor. Doğal afetler, zirai don olayları, maliyetin gerisinde kalan ürün baş fiyatları. Köylü ne yapsın? Çiftçi ne yapsın? Üretici ne yapsın? Ziraatı mı bıraksın? Türkiye, kendi topraklarında üretemediği ürünü ithal etmek zorunda kalıyor. Nerede bizim yerli ürünümüz? Nerede bu milletin kendi çiftçisine verdiği destek? Buradan uyarıyoruz: Türkiye, gıda güvenliğini kaybediyor. Üretim olmadan ne ihracat olur, ne de kalkınma” ifadelerini kullandı.
‘BU MUDUR SOSYAL DENGE?’
Engelli vatandaşların içinde bulunduğu duruma da tepki gösteren Atınç Korkmaz sözlerini şu ifadelerle sonlandırdı, “Bir diğer sorun, engelli vatandaşlarımızın içinde bulunduğu durumdur. Bugün engelli kardeşlerimiz ne doğru dürüst istihdam edilebiliyor ne de şehirlerde insanca yaşayabiliyor. Aldıkları destekler açlık sınırının bile altında. Bir engelli vatandaşımız ayda 3.700 lira yardım alıyor. En düşük emekli aylığının üçte biri bile değil. 30 günlük engelli aylığıyla Ankara–İstanbul gidiş-dönüş uçak bileti almak bile mümkün değil. Engelli bireyler işe alınmıyor çünkü devlet bile kota uygulamasını ihlal ediyor. Kamuda engelli kadroları boş. Belediyelerde, bakanlıklarda, kamu kurumlarında işe alımlar partili referansla yapılıyor. Bu mudur sosyal adalet? Bu mudur sosyal denge? Bu mudur dayanışma?”