Milli maçların ardından Süper Lig’e yeniden dönüyoruz.

Ancak lige başlamadan önce milli takım ile ilgili konuşmak gerekiyor.

A Milli takımımız önce Bulgaristan sonrasında ise Gürcistan ile çok kritik bir müsabakaya çıktı.

En son 2002 yılında mücadele ettiğimiz Dünya Kupası’na gitmeyi çok ama çok istiyoruz.

Çünkü o platformu hak ettiğimizi düşünüyoruz.

Dünya Kupası’nda mücadele edebilmek her futbolcunun hayalidir.

Dünyanın 1 numaralı futbol organizasyonudur.

Orada bulunmak, mücadele etmek sadece futbolcuların değil biz taraftarların da en büyük hayali ve heyecanı.

Milli takımımız da unutmak istediğimiz İspanya maçından sonra son derece kritik 2 maça çıktı.

Her iki maçta da atılan 10 golün yanı sıra oynanan oyun güç farkını net bir şekilde ortaya çıkardı.

İyi bir hocaya çok iyi bir kadroya sahibiz.

Büyük bir ihtimalle de grubu ikinci tamamlayarak play off oynamaya hak kazanacağız.

Rakip takımlara baktığımız hepsinden çok daha güçlü olduğumuzu söyleyebiliriz.

Bizim şansızlığımız İspanya gibi çok iyi bir takımla aynı grupta olmamızdır.

İspanya günümüz futbolunun en kompakt takımı.

Mükemmel bir ekip.

Ve Dünya Kupası’nın da net favorisidir.

Grubumuza 1. torbadan başka bir takım gelmiş olsaydı liderliği net olarak zorlayabilirdik.

Ancak şansızlığımız İspanya ile aynı grupta olmak oldu.

Çok genç, dinamik bir takımız var.

Bu çocuklar bu mücadeleyi sergilediği sürece mutlaka Dünya Kupası’na gideceğimizi düşünüyorum.

Gelelim lige.

Lig ise bıraktığımız gibi hakem tartışmaları ile devam edecektir.

Bir sonraki milli araya kadar bakalım ne kadar hakem tartışacağız.