ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre, Ormana (İbradı) bölgesinde herhangi bir yıkım çalışmasının yapılamayacağını belirterek, devam eden Koruma Amaçlı İmar Planı revizyonunun tamamlanması gerektiğini vurguladı. 1996 yılından bu yana bölgede yapılan tespit ve koruma çalışmalarını hatırlatan Oda, tarihi Düğmeli Evler ve diğer kültürel mirasın geri dönülmez şekilde zarar görmemesi için sürecin bilimsel kriterlere uygun tamamlanması gerektiğini kamuoyuyla paylaştı.
HİÇBİR YIKIM ÇALIŞMASI YAPILMAMALIDIR, YAPILAMAZ
Ormana, sahip olduğu tarihi ve kültürel mirasla sadece Antalya’nın değil, Türkiye’nin en değerli bölgelerinden biri. Düğmeli Evler’den Sarıhacılar’a kadar birçok yapı, yıllar süren titiz çalışmalar sonucunda tescillenerek koruma altına alınsa da bu mirası tehdit eden gelişmeler yaşanıyor. Koruma Amaçlı İmar Planı revizyonu tamamlanmadan başlatılacak yıkım çalışmalarının, bölgenin tarihi kimliğine büyük zarar verebileği konusunda uyarılarda bulunan Mimarlar Odası Antalya Şubesi yaptığı açıklamada, “Ormana (İbradı) koruma amaçlı imar plan revizyonu bitirilmeden hiçbir yıkım çalışması yapılmamalıdır, yapılamaz” dedi. Oda açıklamasının devamında, “1996 yılına gelindiğinde; ilimiz ile Konya geçiş bölgesinde bulunan Akseki havzasında varolan doğal ve kültürel değerlerin, o tarihteki Mimarlık Bölümü bulunan Üniversitelerin Mimarlık Bölümlerince, başta tarihi evler olmak üzere, tespiti rölöve çalışmaları yapılmış ancak bu varlıkların belgelenmesi tescili ile ilgili hiçbir çalışma yapılmamıştır. Mimarlar Odası Antalya Şubesince çalışmaların elde edilebilmesi için üniversitelere yapılan girişimlerden de sonuç alınamamıştır. Bu durum üzerine 1996 yılında havzada şubemizce yetkilendirilen üyemiz Mimar Nuran Esengil öncülüğünde o tarihteki zor koşullara karşın tespit ve rölöve çalışmaları yapılmak üzere Mimarlık öğrencileri ile yaz okulu gerçekleştirilmiştir. Yaz okulu 1997 yılında tekrarlanmıştır. Daha sonra ÇEKÜL (Çevre Ve Kültür Değerlerini Koruma Ve Tanıtma Vakfı) Mimarlar Odasının yanında çalışmalara katılarak önemli katkılar koymuştur. Bu havzadaki çalışmalar birlikte yürütülmüş ve süreçte çeşitli bakanlıklar çalışmalara katkı koymuşlardır. Akdeniz Üniversitesi de çalışmalara katılarak arkeolojik eserlerin tespiti konusunda destek vermiştir. O tarihteki Akseki Kaymakam Vekili Mehmet Soylu’nun insanüstü gayretleri ile havzada onlarca tarihi evin kültürel değerin ilk tespit çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Daha sonra o dönemin Koruma Kurulu Bölge Müdürü ve kurul raportörleri ve emekçilerinin çalışmalarıyla onlarca evin prosedüre uygun yeniden tespitleri yapılmış ve bu değerlerin büyük bölümü Koruma Kurulunca kentsel ve arkeolojik sit sınırları da belirlenerek tescillenmiştir” denildi.
GERİ DÖNÜŞÜ MÜMKÜN OLMAYAN YIKIMLAR
“Bugün Düğmeli Evler’den söz edilebiliyorsa ve ayakta ise, Sarıhacılar ayağa kaldırılmış ise, kentimiz bunları o tarihteki çalışmalara borçludur” ifade edilen açıklamanın devamındaysa, “Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığının devreye girmesiyle havzada bulunan doğal ve kültürel değerlerin korunarak planlanmasının yanında, geleceğe aktarılması, bölge halkının kültür ve doğa turizminin gelirlerinden faydalanması amacıyla, odamızın da paydaşlarından biri olduğu çalışmalar devam etmiştir ve bilindiği gibi bu alana yönelik koruma amaçlı imar planı 2014 yılında onaylanmıştır. Ancak gerek kentsel sit sınırları içerisinde dokuyu tamamlayan Düğmeli Evler diye kamuoyunca bilinen kültür varlığı yapıların tespitinde eksiklikler bulunduğu ve sit alanı sınırlarının genişletilmesi planlama çalışmalarına Ormana Üzüm Bağlarının dahil edilerek ekonomik katının artırılması gibi eksiklerin giderilmesi amacıyla, koruma planı revizyon çalışmasının gerekli olduğu odamızca da saptanmış, ilgili yerlere de iletilmiştir. Bu husus bakanlıkça da benimsenerek koruma amaçlı imar planı revizyon çalışmalarına başlandığı, ancak henüz sonuçlandırılamadığı bilinmektedir. Hal böyleyken dünya turizm köyü de ilan edilen Ormana’da münferit olarak bugüne kadar yapılan faaliyetleri olumsuz etkileyen, böylesi önemli bir kültür alanında geri dönülmesi mümkün olmayan yıkımların, bu aşamada yapılmasını doğru bulmadığımızı, diğer yandan hangi evin tarihi ve kültürel değer taşıdığına belediye karar veremez. Akseki havzasında Düğmeli olmasa da önemli sayıda tescilli ev bulunduğunu da anımsatmak isteriz. İvedilikle revize planın katılımcı bilimsel kriterlerle ele alınarak tamamlanması gerektiğini kamuoyuyla paylaşırız” sözlerine yer verildi.