ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre, kamu kesimi toplu iş sözleşmelerine dair hükümetten hâlâ bir ücret teklifi gelmemesine tepki gösterdi. Türk-İş İl Başkanı ve Yol İş Sendikası Şube Başkanı Cemil Ünal hayat pahalılığı, fahiş kira artışları ve gıda fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle kamu çalışanlarının artık doğup büyüdükleri kentten göç etmeye zorlandıklarını belirtti.

MASA BOŞ TEKLİF YOK
Kamu işçilerinin sabrı taşmak üzere. Türk-İş ve Hak-İş’in birlikte hazırlayıp Şubat ayında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sunduğu sözleşme teklifine aradan geçen 3 aya rağmen hâlâ bir yanıt verilmedi. Antalya İl Temsilcisi Cemil Ünal, hükümetin sessizliği sürdürmesinin yalnızca toplu pazarlık masasına değil işçinin sofrasına, çocuklarının geleceğine ve şehirdeki yaşam mücadelesine de zarar verdiğini ifade ederek, “Antalya gibi yüksek kiraların ve yaşam maliyetlerinin olduğu bir şehirde bu belirsizlik kabul edilemez” dedi. Ünal, işçilerin emeği ve alın terinin görmezden gelinmesine karşı üretimden gelen güçlerini kullanmaktan çekinmeyeceklerini söyleyerek, “Bugün yaklaşık 600 bin kamu işçisinin alın terini, geçimini, geleceğini temsil eden sendikalar olarak; Şubat ayında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına sunduğumuz Kamu Çerçeve Anlaşma Protokolü teklifimiz üzerinden üç ay geçmesine rağmen, hükümet tarafından hâlâ somut bir karşılık verilmemiştir. Bizler bu süreci, diyalog ve uzlaşma temelinde yürütmeye gayret ettik. Enflasyon karşısında her geçen gün eriyen ücretlerin insani bir seviyeye çekilmesini, sosyal hakların güncellenmesini, kamu emekçilerinin refahını artıracak düzenlemeleri talep ettik. Taleplerimiz, ülkenin ekonomik gerçekleriyle örtüşen, adil ve makul taleplerdi. Ancak geldiğimiz noktada hükümet cephesinden hâlâ bir ücret teklifi gelmemiştir. Görüşmeler başlamış olsa da, masada hâlâ boş bir sayfa durmaktadır. Bu durum yalnızca bizleri değil, evinde çocuklarının ihtiyacını karşılamaya çalışan binlerce işçi ailesini de kaygılandırmaktadır” dedi.

Foto (1)-360

EMEĞİ YOK SAYAMAZSINIZ
“İşçinin emeğini yok sayamazsınız” diyen Başkan Ünal, “Üç aydır süren sessizlik, kamu işçisinin alın terine karşı bir kayıtsızlıktır. Toplu iş sözleşmesi bir lütuf değil, anayasanın tanıdığı bir haktır. Bu hakkın gereğini yerine getirmek devletin sorumluluğudur. Biz Türk-İş olarak, süreci hep sağduyuyla yürüttük. Ancak unutulmamalıdır ki, sabrın da bir sınırı vardır. Eğer bu masada çözüm üretilmezse, eylem planlarımızı hayata geçirir, üretimden gelen gücümüzü kullanırız. Ekonomik gerçeklik ortadadır: Gıda fiyatları, barınma giderleri, enerji masrafları her gün katlanarak artıyor. Bu ortamda ücret artışı talep etmek, bir lüks değil, bir zorunluluktur. İşçiler artık temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelmiştir. Bugün burada yalnızca kamu işçileri için değil, geçim derdiyle boğuşan tüm emekçiler adına konuşuyoruz. Unutmayın, kamu düzeni ve hizmetleri biz emekçilerin omuzlarında sürdürülüyor. Emekçinin haklı taleplerini görmezden gelen bir anlayış, sadece iş barışını değil, toplumsal barışı da zedeler” ifadelerine yer verdi.

Foto (2)-286

HAK YOKSA MEYDAN VAR
Başkan Ünal “Hükümetin artık bu sessizliğe son vermesi, teklifini ortaya koyarak süreci uzatmadan tamamlaması gerekmektedir. Beklemek, işçi için her gün daha fazla yoksulluk, daha fazla geçim sıkıntısı demektir. İşçiyi oyalamak, toplumsal huzuru riske atmaktır. Bu nedenle uyarıyoruz: Eğer taleplerimiz görmezden gelinirse, 81 ilde tüm kamu iş yerlerinde demokratik haklarımız çerçevesinde eylemlerimizi başlatacağız. Çünkü biz inanıyoruz: Hak verilmez, alınır. Ve biz, üretimden gelen gücümüzü sonuna kadar kullanmaktan geri durmayacağız” şeklinde konuştu.

Foto (2)-287

Muhabir: ANTALYA EKSPRES GAZETESİ