Bir zamanlar sessiz şahitlik ettiği tarihin izlerini taşıyan Antalya Alaaddin Camii, tarih boyunca çeşitli kimlikler altında var olmuş bir yapı. Binanın hikayesi, kiliseden camiye dönüşümüyle zenginleşmiş bir mirasa sahip.

Antalya Alaaddin Camii'nin temelleri, tahmini olarak 15. yüzyıla dayanıyor. Ancak kesin yapım tarihi ve hangi amaçla inşa edildiği konusunda net bir bilgi bulunmuyor. Panagia Kilisesi olarak da bilinen üç nefli kilise, ilk yapımı ve sonraki yenilemeleriyle tarihe iz bırakıyor.

Whatsapp Image 2024 03 17 At 12.06.01

CAMİ OLARAK YENİDEN DOĞUŞ

Kiliseden camiye dönüşüm süreci, 1934 ile 1955 yılları arasında gerçekleşmiş. Cumhuriyet döneminde, yapı özgün planını koruyarak mihrap eklenerek camiye dönüştürülmüş. 1958 - 1962 yıllları arasında ise taş minaresi yapıya eklenmiş.

DEĞİŞEN ZAMANIN İZLERİ

Osmanlı Dönemi'nde inşa edilen kiliseler ve manastırlar, Kurtuluş Savaşı sonrasında değişen koşullarla birlikte işlevsiz kalmış. Bu dönemde Antalya Panagia Kilisesi de, S.F. Erten'in girişimiyle müze olarak kullanılmış. Daha sonra ise farklı amaçlarla kullanılmış, 1940'larda Batı müziği konser salonu olarak hizmet vermiş.

Antalya Alaaddin Camii'nin mimari özellikleri, zaman içindeki dönüşümüne tanıklık ediyor. Üç nefli bazilika tipindeki yapının içinde, süslemeli sütunlar ve tonozlar dikkat çekiyor. Kiliseden camiye dönüştürülürken apsis kısmı mihrap duvarına dönüştürülmüş. Cami, 24 adet pencere ile aydınlatılmış ve sıva üzerine yapılan kalemişi süslemeleriyle göz alıcı bir görünüme kavuşmuş.

Whatsapp Image 2024 03 17 At 12.06.19

PANAGİA’NIN ÖZELLİKLERİ

Panagia Kilisesi'nin bugün gözlemlenebilen biçimsel özellikleri, tipik bir 19. yüzyıl eserine işaret ediyor. Bu dönemin sanat ve mimari anlayışının etkisi, yapıda belirgin şekilde görülüyor araştırmacıların gözlerine. Süsleme programı, dönemin karakteristik özelliklerini taşırken, özgün kalem işleri de zaman içinde korunmuş. İlk olarak kilise olarak inşa edilen yapı, daha sonra müze, müze deposu ve halkevi olarak farklı amaçlarla kullanılmış olmasına rağmen, sanatının ve mimarisinin özgünlüğünü korumuş.

Muratpaşa sınırları içinde bulunan Alaaddin Camii, geçmişin izlerini taşıyan bir yapı olarak günümüze ulaşmış. Kiliseden camiye dönüşümü ve Osmanlı Dönemi'nden günümüze kadar yaşadığı çeşitli işlev değişiklikleri, binanın zengin ve renkli bir tarihini yansıtıyor. Her taşıyla bir hikaye anlatan bu yapı, Antalya'nın kültürel mirasının önemli bir parçası.

Muhabir: ERENDİZ ÖZKURT/ÖZEL HABER