İzleme alışkanlıklarımız hızla değişiyor. Geleneksel televizyon, yerini elimizdeki telefonlara kaptırmak üzere... Bu yeni medya ve dijital platformlar, insanların farklı içeriklere erişmesine, özelleştirilmiş izleme deneyimleri yaşamasına ve istedikleri zaman, istedikleri yerden içeriklere ulaşmasına olanak tanıyor
*****
Önce televizyon izleme alışkanlıklarımızda büyük bir değişim yaşandı. Eskiden televizyon kanalları belirli saatlerde belirli programlar yayınlarken şimdi izleyiciler istedikleri zaman istedikleri programları izleyebiliyorlar. Bu da dijital platformların yükselişine neden oldu. Netflix gibi platformlar sayesinde artık herkesin evinde bir sinema var. Sadece televizyon da değil, yeni medya tüm hayatımızı değiştirdi. Film ve dizi izlemek, müzik dinlemek, podcastler dinlemek ve hatta canlı spor yayınlarını izlemek gibi birçok seçenek mevcut. Bu platformlar kişiye özel içerik önerileri sunarak izleyicilerin ilgi alanlarına göre içerik öneriyorlar.
*****
Tabii ki her güzel şeyin bir kusuru var. Uzun süreli ekran süresi, göz yorgunluğu, uyku bozukluğu, obezite ve diğer sağlık sorunlarına neden olabilir bu durum. Ayrıca, dijital medyanın yanlış kullanımı, sosyal medya bağımlılığı ve diğer zihinsel sağlık sorunlarına da beraberinde getirebilir. Fakat beni en çok rahatsız eden sanırım tahammülsüzlük. Platformlardaki hızlandırarak izleme özelliğine asla anlam veremiyorum. Bu özellik yüzünden kimsenin 1 saatlik bir programı bile oturup izlemeye tahammülü kalmadı.
*****
Fakat her teknolojik gelişme gibi doğru kullanıldığında, bu platformlar bizlere daha özelleştirilmiş, ilgi alanlarımıza uygun içerikler sunarak eğlenmemizi sağlayabilirler tabii ki. Sonuçta en başta amaç buydu değil mi? Her şeyin anahtarı, doğru şekilde kullanmak bana göre. İlerleyen yıllarda bu değişimin daha da hızlanacağı kesin. Dijital platformların ve yeni medyanın yükselişi, televizyon ve sinema salonlarının tamamen yok olmasına neden olmayacak belki ancak geleneksel medya kuruluşlarının yeni dünyaya uyum sağlaması gerekiyor. Aksi takdirde, değişim trenine binemeyenler geride kalacaklar gibi.