19 Mayıs 1919’da Bandırma vapuru İstanbul’dan demir aldığında gemide silah ve cephane arayan emperyalist askerler gittikten sonra Mustafa Kemal Atatürk ‘Bunlar hürriyet uğruna ölmeye karar verenlerin kuvvetini anlayamazlar. Biz Anadolu’ya ne silah ne cephane götürüyoruz. Biz ideali ve imanı götürüyoruz’ demiştir.

Mustafa Kemal Atatürk’ün vatanı kurtarmak için çıktığı yolun ilk adımı olan 19 Mayıs 1919’un 100’ncü yıl anısına 2019 yılında Kırmızı Kedi yayınlarından çıkan İzmirli yazar, eski siyasetçi Kemal Anadol’un ‘Kulağım Karadeniz’de; Kuvayı Milliye Donanmasının Romanı’ adlı kitabını bu yaz okuma fırsatı buldum. Bu kitaptaki bilgi ve belgelerden yola çıkarak Abdullah Oğuz yönetiminde ve yüksek bütçeli bir de film çekilecekti, filmin akıbeti ne oldu bilmiyorum! Neyse kitaba gelelim:

Kitabın önsözünü Balyoz Davası’nda tutuklanıp sonra beraat eden Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz yazmış. Gürdeniz önsözde diyor ki; “Bugüne kadar bilinmeyen pek çok tarihsel gerçeği okuyucuya heyecanla aktarıyor. Sayfalar arasında, başarı, zafer ve mutluluk kadar, acı, hüzün ve yokluk duyguları da dolaşıyor. Kitabı kapatırken Atatürk'ün ünlü sözünü hatırlıyorsunuz:
‘Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim.’
Aynı zamanda bir Karadenizli olan Kemal Anadol, Karadeniz’in hırçın dalgaları arasında
Türkiye’nin kuruluş/kurtuluş mücadelesinde yer alan Alemdar Gemisi olayında yaşananlara ayrıntıları ile yer veriyor. Bağımsızlık ateşi yakılmış, Müdafaa-i Hukuk örgütlenmesi gerçekleşmiştir. Kitapta, Anadolu’nun Karadeniz Kapısı: İnebolu, Bartın, Zonguldak ve Ereğli’den Cide’ye kadar uzanan bölgede halkın işgale karşı galeyanı, özellikle inatçı Karadeniz kadınlarımızın direnişi ile ilgili kahramanlık, destansı hikâyeler ve olaylarla aktarılmış.

Gazi Alemdar gemisi!

Osmanlı döneminde başlayan, Türkiye Cumhuriyeti ile hayat bulan ve tarihten ders alınması adına günümüze kadar gelen, demir atmış bir gemi var Zonguldak Karadeniz Ereğli’sinde. 1914 yılında I. Dünya savaşının başlaması ile beraber kömür ocaklarının işletim hakkı Almanlar'a verilmiştir. Ruslar bu duruma kızar. 2 yıl süreyle Karadeniz Ereğli kıyılarını sık aralıklarla bombardımana tutar. İşgal devletleri, Osmanlı topraklarını aralarında paylaşırken Fransızlar Karadeniz Ereğli'ye gelirler ancak işgal edemezler. Ki işgal etmek istedikleri yerde Kurtuluş Savaşı sırasında vatanseverlerin İstanbul'dan kaçırdıkları “Alemdar” isimli küçük bir savaş gemisi de vardır. Ve bu gemi karaya oturtulmuş ve Fransızlara teslim edilmemiştir. Kızgın Fransızlar amaçlarına ulaşamayınca ve halk direnciyle karşılaşınca hastane dâhil olmak üzere kıyıya yakın bölgeleri denizden bombalamıştır. Alemdar gemisini gizlice yüzdüren vatanseverler, Fransızlara karşı koymuş ve 18 Haziran 1921’de Fransız komutan ve askerler esir alınmıştır. Fransızlar henüz kurulmamış olan Türkiye Cumhuriyeti ile anlaşma yapmak durumunda kalmış ve bu anlaşma Türkiye’nin Kurtuluş Savaşı’ndaki ilk uluslararası başarısı olmuştur. Kurtuluş Savaşı'nın ilk ve tek deniz savaşı Karadeniz Ereğli'de gerçekleşmiştir. Alemdar gemisi aslına uygun olarak yeniden yapılmış ve 8 Ağustos 2008’de Zonguldak Karadeniz Ereğli’de müze olarak hizmete açılmıştır.

Kurtuluş Savaşı’nın ilk deniz muharebesinde önemli rol oynayan Alemdar gemisinde yaşanan olayları, vatanseverlerin verdiği mücadeleyi okumanızı öneririm ki bu vatanın kıymeti daha iyi bilinsin.