Antalya’nın doğusunda yer alan Gündoğmuş ilçesi, tarihi ve doğal güzellikleriyle görenleri büyüler. Bu ilçede, Umutlu Köyü'nün sınırlarında, zamanın yıpratıcı etkilerine karşı direnen bir köprü var. Gündoğmuş Köprüsü, ihtişamlı geçmişi ve etkileyici mimarisiyle bölgenin tarihine ışık tutan, bir zamanlar Konya’dan Alanya’ya uzanan kadim yolların önemli duraklarından biri.

GİZEMLİ TARİHİN İZİNDE

Herhangi bir kitabesi olmayan bu köprünün 13. yüzyılda Selçuklu dönemi eseri olarak inşa edildiği tahmin ediliyor. Köprünün kitabesi olmaması, onu inceleyenlerin geçmişi hakkında daha derinlemesine düşünmelerini ve gizemli bir yolculuğa çıkmalarını sağlıyor. Köprünün konumlandığı bölge, tarihte stratejik önemi olan Konya-Alanya yol güzergahı üzerinde bulunuyor. Bu yol, tüccarların, seyyahların, askeri birliklerin ve hacıların da sıklıkla kullandığı bir rota olmuş tarih boyunca.

 

ALARA ÇAYI’NIN ÜZERİNDE YÜKSELEN BİR ANIT

Gündoğmuş Köprüsü, güney-doğu kuzey-batı yönünde uzanır ve ihtişamlı bir şekilde Alara Çayı’nı aşıyor. Alara Çayı, bu köprünün altından sessizce akarken, köprünün üzerinde zaman adeta duruyor. Köprü, bir kanyonun karşılıklı iki yakasındaki kaya formasyonları üzerine inşa edilmiş ve bu formasyonlar köprünün temellerini güvenle taşıyor.

Köprünün en çarpıcı özelliği, yaklaşık 15 metre genişliğinde bir sivri kemer gözüne sahip olması. Bu kemer, tarihi boyunca birçok yağmur, fırtına ve seli atlatmış; ama her defasında dimdik ayakta kalmayı başarmış. Köprünün güney cephesinin doğu kanadında, hafifletici işlev gören yuvarlak kemerli küçük bir göz bulunuyor. Bu göz, köprünün yükünü hafifletirken, yapının estetik açıdan da daha zarif görünmesini sağlıyor.

Alara Fluss Und Alarahan

ZAMANIN YIKICI ETKİSİ

Gündoğmuş Köprüsü'nün düzgün kesme taş örgülü kemer ayakları ile sivri kemer profili günümüze kadar sağlam kalmayı başarmış. Ancak, köprünün asıl tabliyesi zamanla tamamen ortadan kalkmış ve bu durum köprünün orijinal halini anlamayı güçleştirmiş. Günümüzde, bu eski yapının üzerine beton bir yol eklenmiş ve böylece köprü, modern zamanlarda da ulaşım amaçlı kullanılmaya devam etmiş.

BÜYÜLÜ ATMOSFER

Gündoğmuş Köprüsü, bir mühendislik harikası olduğu kadar tarihin ve doğanın iç içe geçtiği bir mekan. Köprünün altından geçen Alara Çayı’nın şırıltısı, bölgeye huzur veren bir melodiyi andırıyor. Etrafındaki yeşillikler ve kanyonun dik yamaçları, bu köprüyü adeta bir doğa harikası gibi çerçeveliyor.

Her mevsimde farklı bir güzellik sunan bu köprü, ilkbaharda yemyeşil doğası ve coşkun akan sularıyla, sonbaharda ise sarı ve kızıl yaprakların suya yansıyan muhteşem renkleriyle ziyaretçilerini büyülüyor. Gündoğmuş Köprüsü, tarihi ve doğal dokusuyla bir geçiş noktası, derin bir huzur ve dinginlik vaat eden bir durak.

Muhabir: ERENDİZ ÖZKURT/ÖZEL HABER